Mahkemece verilmiş olan “... Aracın ayıplı olduğunun tespitine, ayıplı malın davacı tarafından davalılara iadesine, aynı marka ve model ayıpsız yeni aracın davalılardan alınarak davacıya verilmesine...” şeklindeki ilamın infaz şekli-
İcra takibine konu ilamda "davalı (karşı-davacı) tarafından davacıya (karşı-davalıya) teslim edilen kamyonun davalıya iadesine" ve "... TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verildiğinden,edimlerin aynı zamanda ifası gerektiği- Para alacaklısının faiz başlangıç tarihinin de bu çerçevede aracın teslim tarihi ya da teslimde temerrüde düştüğü tarih olacağı-
Bozma ilamı doğrultusunda, "İİK. mad. 24/5 uyarınca ilamda belirtilen 2005 model aracın donanımında 0 km ayıpsız misli, bugün üretilse değerinin ne olacağı hususunda ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi, belge ve varsa donanımını gösteren araca ait kitapçık taraflardan temin edilip, muadili olabilecek bir araç belirlenerek, farkların somut olarak tespiti ile haciz tarihi itibariyle aracın değerinin belirlenmesi, sonucuna göre karar verilmesi" gerekirken bozma ilamında anılan belgeler taraflardan temin edilmeye çalışılmadan ve yetersiz, denetime açık olmayan bilirkişi raporu ile sonuca gidilmesinin hatalı olduğu-
Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesinin olanak dışı olduğu- Öğreti ve uygulamada 'taleple bağlılık' olarak adlandırılan bu kural sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturulan her bir alacak kalemi yönünden de uygulanacağı-
İcra müdürünün belirlediği taşınır değerinin şikayet konusu edilmesi halinde, icra mahkemesinin uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle bu hususu denetleme yetkisine sahip olduğu- Mahkemece ilamda yenisi ile değiştirilmesine karar verilen takip konusu ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi ve belgeler taraflardan temin edilerek 2011 model bahse konu aracın 0 km'sinin haciz tarihi itibari (aracın aynen teslimi için verilen 7 günlük sürenin sona erdiği tarih) ile değerinin bu verilere göre yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile belirlenerek sonuca gidilmesi gerektiği-
Davacı dava dilekçesinde ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tahsilini istemiş, mahkemece, 'ziynet eşyaların bedelinin davalıdan tahsili'ne karar verildiği- Ziynet eşyaları nitelikleri gereği piyasadan aynen temini mümkün olan yani misli eşya olduklarından aynen iadesi her zaman mümkün olabilecek türden eşyalar olduğu; bu nedenle mahkemece talep olmasına rağmen aynen iadeye hükmedilmeksizin sadece bedele hükmedilmesi, böylece davalının infaz sırasında seçimlik hakkının kullanılmasının (aynen iade veya bedeli tercih etmesi) bertaraf edilmesi ve HMK 297 maddesine aykırı infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı- Ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verildiğinde, hüküm fıkrasının açık olması, duraksama yaratmaması, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları açık olarak yazılmasının gerektiği- Davacı, dava dilekçesinde belirttiği ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesini, olmadığı taktirde bedellerinin davalıdan tahsilini istediği- Harca esas değer dava dilekçesinde 10.000,00 TL ziynet, 22.191,00 TL çeyiz eşyaları bedeli toplamı 32.191,00 TL olarak gösterilmiş, yargılama sırasında ziynet eşyaları yönünden dava değeri 25.220,00 TL'ye ıslah edilmiş, ve böylece dava değeri 25,220,00 TL ziynet ile 22.191,00 çeyiz eşyaları bedeli toplamı 47.411,00 TL artırılmış olmasına karşın, bu bedeller üzerinden yatırması gereken karar ve ilam harcını yatırmamış olduğu halde mahkemece hesaplanacak peşin harç eksiği tamamlatılmaksızın yargılamaya devamla hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı-
İlamdaki iade kavramından 'aracın hukuken teslim edilmesi'nin anlaşılması gerektiği- Aracın fiilen ve fiziki olarak bir yer veya kişiye tesliminin 'gerçek teslim' olmadığı ve bu şekilde mülkiyet geçmeyeceği- Teslimin gerçekleşmesi için aracın trafik kaydının devredilmesi gerektiği- Somut olayda, ayıplı aracın yetkili servise bırakılması veya araç üzerindeki takyidatların kaldırılması aracın hukuken teslim edildiği anlamına gelmeyeceği- Bu halde, mahkemece 'usulüne uygun iade sağlanana kadar takibin durdurulması'na karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece iadesine hükmolunan aracın kaza sonucunda pert olması nedeniyle iadesinin imkansız hale gelmiş olması-
İcra müdürünün belirlediği taşınır değerinin şikayet konusu edilmesi halinde, icra mahkemesinin uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle bu hususu denetleme yetkisine sahip olduğu- Mahkemece dava konusu ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi ve belgeler taraflardan temin edilerek aracın değerinin bu verilere göre bilirkişi aracılığı ile belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bilirkişi raporu alınmadan eksik inceleme ile sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-
Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketicinin; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabileceği- Satıcının, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlü olduğu- Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarının üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabileceği- Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçının müteselsilen sorumlu olduğu- Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.