İlke olarak her davanın, açıldığı tarihteki fiili ve hukuki duruma göre hükme bağlanacağı- Dava açıldıktan sonra meydana gelen bir nedenle dava konusunun ortadan kalkması; eş söyleyişle tarafların, davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmaması halinde işin esası hakkında infaz kabiliyeti olan bir hüküm kurulmayacağı- Dava konusu hakkın davacıya ödenmesi, verilmesi ya da müdahalenin kaldırılması, davacı ve davalı sıfatının birleşmesi, yeni çıkan bir kanun yada Anayasa Mahkemesi kararı ile ya da kişiye sıkı sıkıya bağlı ve mirasçılara geçmeyen bir hakka ilişkin davalarda taraflardan birinin ölümü gibi nedenlerle artık dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek ya da neden kalmaması durumunda davanın konusuz kalmasından söz edileceği ve böyle bir durum söz konusu olduğunda mahkemenin yargılamaya devam etmesine gerek olmayacağı- Şikayet olunan vekili, icra emrine konu aracın kendilerine teslim edildiğine dair beyanda bulunduğundan, araç kendisine teslim edilen takip alacaklısının icra emri ile elde etmek istediği amaca ulaşmış olduğu ve tarafların işin esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararı kalmadığı-
İcra Müdürlüğünce talep üzerine, şikayete konu kararın verildiği, daha önce icra dosyasında tehiri icra için teminata esas olmak üzere Ticaret Odasından aracın değerinin sorulduğu, alacaklının talebi üzerine, İcra Müdürlüğünce Ticaret Odasından temin edilecek bilirkişilerce aracın değerinin belirlenmesi, ilamdaki aracın mislinin bulunup bulunmadığının denetlenmesine karar verilmesinin İİK'nun 24. maddesine uygun olduğu-
İİK. mad. 24/son uyarınca, icra müdürünün belirlediği taşınırın değerinin taraflarca şikayet konusu edilmesi halinde, icra mahkemesine denetleme yetkisi tanıdığının, bu denetlemenin de icra hakimi tarafından uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle gerçekleştirebileceğinin kabulü gerektiği- Ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilen takip konusu ilamdaki 2012 model aracın mislinin üretilmediği, fakat aracın üretimine devam edilmesi nedeniyle muadili olarak iadesi gereken tarihteki modelinin donanım farklarının tek tek ve fark miktarlarının neye tekabül ettiği de açıklanarak 2012 model araçta bulunmayan donanım farkları tutarı düşülerek iade konusu aracın değerinin belirlenmesi gerektiği-
Mahkemece verilmiş olan “... Aracın ayıplı olduğunun tespitine, ayıplı malın davacı tarafından davalılara iadesine, aynı marka ve model ayıpsız yeni aracın davalılardan alınarak davacıya verilmesine...” şeklindeki ilamın infaz şekli-
Bozma ilamı doğrultusunda, "İİK. mad. 24/5 uyarınca ilamda belirtilen 2005 model aracın donanımında 0 km ayıpsız misli, bugün üretilse değerinin ne olacağı hususunda ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi, belge ve varsa donanımını gösteren araca ait kitapçık taraflardan temin edilip, muadili olabilecek bir araç belirlenerek, farkların somut olarak tespiti ile haciz tarihi itibariyle aracın değerinin belirlenmesi, sonucuna göre karar verilmesi" gerekirken bozma ilamında anılan belgeler taraflardan temin edilmeye çalışılmadan ve yetersiz, denetime açık olmayan bilirkişi raporu ile sonuca gidilmesinin hatalı olduğu-
İcra takibine konu ilamda "davalı (karşı-davacı) tarafından davacıya (karşı-davalıya) teslim edilen kamyonun davalıya iadesine" ve "... TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verildiğinden,edimlerin aynı zamanda ifası gerektiği- Para alacaklısının faiz başlangıç tarihinin de bu çerçevede aracın teslim tarihi ya da teslimde temerrüde düştüğü tarih olacağı-
Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesinin olanak dışı olduğu- Öğreti ve uygulamada 'taleple bağlılık' olarak adlandırılan bu kural sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturulan her bir alacak kalemi yönünden de uygulanacağı-
Davacı dava dilekçesinde ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tahsilini istemiş, mahkemece, 'ziynet eşyaların bedelinin davalıdan tahsili'ne karar verildiği- Ziynet eşyaları nitelikleri gereği piyasadan aynen temini mümkün olan yani misli eşya olduklarından aynen iadesi her zaman mümkün olabilecek türden eşyalar olduğu; bu nedenle mahkemece talep olmasına rağmen aynen iadeye hükmedilmeksizin sadece bedele hükmedilmesi, böylece davalının infaz sırasında seçimlik hakkının kullanılmasının (aynen iade veya bedeli tercih etmesi) bertaraf edilmesi ve HMK 297 maddesine aykırı infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı- Ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verildiğinde, hüküm fıkrasının açık olması, duraksama yaratmaması, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları açık olarak yazılmasının gerektiği- Davacı, dava dilekçesinde belirttiği ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesini, olmadığı taktirde bedellerinin davalıdan tahsilini istediği- Harca esas değer dava dilekçesinde 10.000,00 TL ziynet, 22.191,00 TL çeyiz eşyaları bedeli toplamı 32.191,00 TL olarak gösterilmiş, yargılama sırasında ziynet eşyaları yönünden dava değeri 25.220,00 TL'ye ıslah edilmiş, ve böylece dava değeri 25,220,00 TL ziynet ile 22.191,00 çeyiz eşyaları bedeli toplamı 47.411,00 TL artırılmış olmasına karşın, bu bedeller üzerinden yatırması gereken karar ve ilam harcını yatırmamış olduğu halde mahkemece hesaplanacak peşin harç eksiği tamamlatılmaksızın yargılamaya devamla hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı-
İcra müdürünün belirlediği taşınır değerinin şikayet konusu edilmesi halinde, icra mahkemesinin uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle bu hususu denetleme yetkisine sahip olduğu- Mahkemece ilamda yenisi ile değiştirilmesine karar verilen takip konusu ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi ve belgeler taraflardan temin edilerek 2011 model bahse konu aracın 0 km'sinin haciz tarihi itibari (aracın aynen teslimi için verilen 7 günlük sürenin sona erdiği tarih) ile değerinin bu verilere göre yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile belirlenerek sonuca gidilmesi gerektiği-
İlamdaki iade kavramından 'aracın hukuken teslim edilmesi'nin anlaşılması gerektiği- Aracın fiilen ve fiziki olarak bir yer veya kişiye tesliminin 'gerçek teslim' olmadığı ve bu şekilde mülkiyet geçmeyeceği- Teslimin gerçekleşmesi için aracın trafik kaydının devredilmesi gerektiği- Somut olayda, ayıplı aracın yetkili servise bırakılması veya araç üzerindeki takyidatların kaldırılması aracın hukuken teslim edildiği anlamına gelmeyeceği- Bu halde, mahkemece 'usulüne uygun iade sağlanana kadar takibin durdurulması'na karar verilmesi gerekeceği-