Alacaklının, ilam konusu bedelden kesintiler yapıldıktan sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapabileceği, ancak ilamda açıkça net olduğu belirtilmemiş ise bunun da brüt miktar olduğunun kabulü gerekeceği-
İcra Mahkemesi'nin takibin iptaline dair kararı kesinleşmeden sonuç doğuracağından, takibin iptali kararından sonra o takip dosyası üzerinde herhangi bir icrai işlem yapılamayacağı-
3095 sayılı Yasa'nın 2. maddesine göre; bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlunun, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için 1'inci maddede belirlenen orana göre temerrüt faizi ödemesi gerekeceği-
Rekabet yasağına aykırı davranılması nedeniyle maddi ve manevi tazminata hükmedilen ilamın icra takibine konu edilmesi için kesinleşmesinin aranmadığı-
İlamda müşterek ve müteselsil olarak sorumluklarına hükmedilen borçlular hakkında usul ekonomisi gereğince takip imkanı varken dayanak ilamdaki borçluların sorumluluk miktarlarındaki sınırlamalara dikkat edilmeden mükerrer isteklere neden olacak şekilde ikinci takip dosyası üzerinden takip başlatılmasının hatalı olduğu- İptaline karar verilen icra dosyasındaki alacak kalemleri ve fer'ileri yönünden ilk takip dosyası dosyasından ek takip talepnamesi düzenlenmek suretiyle takibe devam olanağı bulunduğu-
Hükümde nafaka artış oranı olarak belirlenen miktar likit (muayyen-belirli) olmadığında, bu alacak için ilamlı icra takibi yapılamayacağı-
Borçlunun takipte ilama aykırı olarak fazla faiz talep edildiği yönündeki iddiası ilama aykırılık şikayeti olup kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle, süresiz olarak icra mahkemesi önüne getirilebileceği-Alacaklının tahsil harcından muaf olduğu şikayeti bir hakkın yerine getirilmemesi iddiasını taşıdığından, İİK'nun 16/2. maddesi gereğince süreye tabi olmadığı-
Alacaklının öncelikle ilam borçlusu apartman yönetimi aleyhine takip başlatması gerekmekte olup, doğrudan kat malikleri hakkında takibe geçilmesinin doğru olmadığı-