Usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine şikayet yolu ile yapılması gerektiği-
Tebligat mazbatasını çıkaran merci tarafından Tebligat Yönetmeliği'nin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği için tebligatın TK.'nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30. maddesine göre yapılması gerekirken dağıtıcının kendiliğinden TK.'nun 21/2. maddesine göre yapmasının kanuna aykırı olduğu-
Tebligat Kanunu'nun 10/1 gereğince, tebligatın, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adreste yapılacağı, bu hükmün tüzel kişiler için de geçerli olduğu, şirketin son adresi bilinmiyor ise, ticaret sicilinde adres değiştirmiş ise, ticaret sicil gazetesinde yeni adresin yayımından itibaren tebligatların yeni adrese yapılacağı-
Borçlu adına çıkartılan ödeme emri, borçlu muhatabın tebliğ esnasında tebligat adresinde bulunup bulunmadığı araştırılmadan daimi işçisi sıfatıyla oğluna tebliğ edildiğinden, söz konusu tebligat bu hali ile 7201 Sayılı Kanunun 17. maddesi ile Yönetmeliğin 26/2 maddesine aykırı olup tebligat usulsüzlüğü şikayetinin reddinin isabetsiz olduğu-
Borçluya muhatabın tebliğ esnasında tebligat adresinde bulunup bulunmadığı araştırılmadan daimi işçisi sıfatıyla oğluna yapılan tebligatın bu hali ile 7201 Sayılı Kanunun 17. maddesi ile Yönetmeliğin 26/2 maddesine aykırı olduğu-
Takipte gösterilen adresin borçlu tarafından da kabul edildiği gözetildiğinde, bu adresin borçlunun bilinen en son adresi olarak kabulü gerektiği halde başka bir adrese çıkartılan tebligat TK'nun 10. maddesine aykırı olduğu gibi, mernis adresine gönderilen ödeme emri tebligatın da; tebligatın 7201 Sayılı Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince yapılması yönünde bir şerh bulunmadığından TK.nun 21/2. maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı-
Ödeme emrini alan işçinin tebligatı almaya yetkili bir kişinin olup olmadığı araştırılmaksızın ve yetkili kişi yok ise bu hususun tebliğ evrakına şerh edilmeksizin yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu-
S.en takip şekline göre, borçlunun, icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak yedi günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurmasının zorunlu olduğu-
Davalıya yapılacak gerekçeli karar tebliği annesi imzasına tebliğ edilmiş olup, davalı ile annesinin aynı konutta oturup oturmadığı tevsik edilmeden yapılan tebligatın usulsüz olduğu-
Takip dosyasında borçlunun bilinen adresine çıkarılıp, bila tebliğ edilen bir tebligat olmaksızın TK'nun 10. maddesindeki hüküm yerine getirilmeden mernis adresine yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu- Borçluya "satış ilanı" ve "kıymet takdiri raporu"nun usulsüz olarak tebliğ edilmesi ve bu durumda borçlunun kıymet takdirine itirazda bulunması üzerine mahkemece uzman bilirkişi marifetiyle yerinde keşif yapılarak taşınmazın ihale tarihindeki değerinin araştırılması ve taşınmazın tespit edilecek değerinin, ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine, buna karşın muhammen bedelin altında olması halinde ise - "zarar unsuru" oluşmayacağından- ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-