Davaya konu alacağın varlığının ve miktarının, yargılama neticesi toplanan deliller ve bilirkişi raporu alınarak yapılan hesaplamalar üzerine belirlendiği hallerde, dava konusu alacağın likit olmadığı ve davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği-
İtirazın iptali ilamında belirtilen ve takibin devamına karar verilen "asıl alacak ve bu alacağın takip tarihinden itibaren aylık %13 oranında avans faizi” yürütülmesi ve takipten sonra yapıldığı anlaşılan ödemelerin de icra müdürlüğünce dikkate alınarak borçlu hakkında takibe devam edilmesinde ve bu alacak için alacağın tahsiline yönelik hesap, haciz ve takip işlemleri yapılmasının yasaya uygun olduğu- Bu alacak için borçluya ayrıca icra emri gönderilmesi ve tebliğ edilmesine de gerek bulunmadığı, itirazın iptali ilamında ilk defa hüküm altına alınan fer'i alacaklar (yargılama gideri, vekalet ücreti ve harç) yönünden takibe devam edilebilmesi için borçluya icra emri gönderilmesi gerektiği; takip dosyasının incelenmesinden borçluya icra emri gönderilmediği anlaşıldığından, mahkemece, bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılarak, itirazın iptali ilamının fer'isi olan alacaklar nazara alınmadan, hesap tarihi itibarı ile itirazın iptali kararı uyarınca istenebilecek asıl alacak ve faiz miktarının tespiti konusunda rapor tanzimi ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Sözlü kira sözleşmesine dayanarak başlanan icra takibinde çıkan uyuşmazlıkta, “TUTANAK” başlıklı ve alacaklının imzasına havi belgeden dört aylık kira bedelinin elden alınıp senetlerin verileceği anlaşılmakta olup, tutanağın son satırında yer alan “Tarafımda bulunan dört adet senedin hiçbir hükmü yoktur.” ibaresinin ödemenin 4 adet senedin ibrazı karşılığı ödeneceğine ilişkin kayıtla çelişkili olduğu görüldüğünden, tarih atıldıktan sonra yazıldığı ve tutanağa sonradan ilave edildiği sonucunun ortaya çıkacağı-
