İfaya ekli cezai şartla ilgili ihtirazî kayıt, saklı tutma irade ve beyanının kabul tutanağında ya da kabulden itibaren makul bir süre içinde yapılması zorunlu olmadığı, kabulden önce yükleniciye gönderilecek bir ihtarname, iş bedelinin ceza alacağı kesilerek ödenmiş olması gibi bu alacağı isteme hakkının saklı tutulduğu anlamına gelecek fiil ile gerçekleştirilip kanıtlanabileceği- Davacı iş sahibince kesin kabul tarihinden önce 13.12.2010 tarihli ihtarnamede söz edilmek, 26.12.2007 gün ve 402 sayılı Belediye Encümen kararında yüklenici temerrüdü gerçekleştiği tesbit edilip cezai şart uygulanmasına karar verilmek ve en son taraflarca birlikte imzalanan 26.05.2011 tarihli ek sözleşme başlıklı belgede 26.12.2007 tarihli encümen kararından da söz edilip yüklenici hakkında cezai şart uygulanarak tahsiline karar verilmek suretiyle eserin kabulünden önce cezai şart isteme hakkı saklı tutulduğundan, ifaya ekli cezai şartı isteme hakkı düşmediği, her iki bilirkişi raporunun sonuç kısmında daha fazla cezai şart hesaplanmış ise de, taleple bağlı kalınarak icra takibinde talep edilen miktar üzerinde karar verilmiş olup verilen kararın dosyadaki mevcut deliller, tutanak ve belgeler, sözleşme ve eklerine göre usul ve yasaya uygun olduğu-
Kredi kartının, tüketicilere mal ya da hizmetleri edinme karşılığı nakit para taşımalarına gerek kalmaksızın ödeme yapabilme, nakde ihtiyaç duyulduğunda da ATM’ler kanalıyla para çekme imkanı verdiği- Davacıya her ay gönderilen kredi kartı ekstresinde taksitli avans ve hızlı para işlemleri, ödemeleri ve alınan işlem ücretiyle ilgili bilgi verildiği- Kural olarak herkesin dilediği şartlarda sözleşme yapmakta serbest olduğu gibi istemediği bir sözleşmeyi sürdürmek zorunda da olmadığı- 5464 sayılı Yasanın 25/2. maddesine göre tüketici sözleşmeyi feshetmeyip kartı kullanmaya devam ettiğine göre "ahde vefa" ilkesi uyarınca sözleşmeye uymak zorunda olduğu- Bu nedenle davacının ödediği nakit avans çekim komisyonunun iadesine ilişkin isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali davasında "idari yargının görev alanına giren konularda ilamsız takip yoluna başvurulamayacağına" ilişkin düzenlemelerin dikkate alınması gerektiği-
Ana taşınmazda kat mülkiyeti kurulmuş olması nedeniyle su baskını sonucunda oluşan maddi hasardan kaynaklı davada Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu-
Taraflar arasındaki hizmet sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada, davacı tek su sağlayıcısı olduğunu iddia ettiğine göre, davacının tek sağlayıcı olup olmadığı, davalı şirketin parası talep edilen tarihlerde faaliyette bulunup bulunmadığı, faaliyette ise termal suyu nereden temin ettiği hususlarının, gerektiğinde tarafların ticari defterleri de incelenerek elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İlamda, yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verildiğine göre, icra takibi derdest olup, takibe kaldığı yerden devam edilmesi gerektiğinin kabulü gerektiği-