Taraflar arasında borcun vadesinde ödenmemesi halinde vade tarihinden itibaren aylık % 8 oranında vade farkı uygulanmasının kararlaştırıldığı fakat temerrüt tarihinden sonra uygulanacak faiz oranının belirlenmemiş olduğu durumlarda takip tarihinden sonra alacağa 3095 sayılı Kanuna göre temerrüt faizi uygulanması gerekeceği–
Davacı olumlu zarar talebinde bulunduğundan, satıcının kusurlu olup olmadığının araştırılması gerekli olup satıcının kusurlu olduğu tespit edilirse traktörün el koyma tarihindeki rayiç değerinin tespit edilerek olumlu zarara hükmedilmesinin gerekeceği-
Bankaların -kredi sözleşmelerinde yer alan özel hükümler nedeniyle- kredi faiz oranlarını günün koşullarını dikkate alarak tek taraflı olarak belirleme (değiştirme) yetkisine sahip olmalarının BK’nun 19 ve 20. (şimdi; TBK.'nun 26 ve 27.) maddelerine aykırılık teşkil etmediği ancak bir «güven kurumu» olduklarından, bu yetkilerini MK’nun 2. maddesi çerçevesinde «dürüstlük kuralları»na göre kullanmaları gerekeceği–
Ortada yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmaması halinde davacının dava dilekçesinde «tahsil» talebinde de bulunduğu gözetilerek açılmış olan «itirazın iptali davası»nın «tahsil davası» olarak görülüp sonuçlandırılması gerekeceği–
Ağır kusur kavramının «kasıt olmamakla beraber kasta yakın bir kusurun varlığını ifade ettiği, bağışlanması kesinlikle olanaksız olan irade eksikliği esasına dayandığı», davalı sürücünün kırmızı ışıkta geçmekle kusurlu olmakla birlikte ağır kusurlu olarak kabul edilemediği–
İtirazın iptali davasında, dava açılırken tahsil talebinde de bulunulmuşsa, itirazın iptali davasının şartları oluşmadığından, davanın normal bir “tahsil davası” olarak görülüp sonuçlandırılması gerektiği-
İtirazın iptali davası devam ederken takip konusu borcun ödenmesi sonucu ya da davanın açılmasından sonra takibe itirazdan vazgeçilmesi nedeniyle takibin kesinleşmesi sonucu davanın konusuz kalması (ve alacağın likit olması) koşuluyla mahkemenin yargılamayı sürdürerek davanın açıldığı tarihte hangi tarafın haksız olduğunu belirledikten sonra haksızlığı belirlenen taraf aleyhine % 40 (şimdi; %20) tazminata (ve yargılama giderlerine) hükmetmesi gerekeceği–