İflasın ertelenmesi talebinin mahkemede incelenmesi (iflasın ertelenmesi talebi üzerine bu talebin kabulüne ya da reddine karar verilmeden önce mahkemece incelenerek hususlar)- iflasın ertelenmesi talebi üzerine, mahkemece talebin yetkili kişi/kişiler tarafından yetkili ve görevli mahkemede yapılıp yapılmadığının, borçlu şirketin/kooperatifin ‘borca batık olup olmadığı’nın, ‘sunduğu iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı’nın –bu konuda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınarak- incelenmesi, fevkalede mühletten yararlanmış olup olmadığının araştırılması, iflasın ertelenmesi talebinin ilan edilerek bu talebin alacaklılara duyurulmuş olması, borçlunun malvarlığının kaydı değil rayiç değerinin saptanması, tensiple kayyım atanması, borçlunun borca batık olduğunun belirlenmesi halde ıslahının mümkün olup olmadığının –somut verilere dayanılarak üzerinde durulması gerekeceği-
İflas davasında davalı şirketin iflasına dair önceden verilen kararın sonucu araştırılarak şayet kararın kesinleştiği tespit edilirse konusu kalmayan davanın reddine, aksi durumda sonucunun beklenerek hüküm kurulması gerektiği-
İflas talebinin ilanında belirtilen 15 günlük sürenin geçmesinden sonra davaya müdahil olmuş olan alacakların, verilen iflas kararını temyiz edemeyecekleri-
Borçlunun doğrudan doğruya iflâs talebinin ilanı üzerine, alacaklıların davaya müdahale ederek "borçlunun iflâs talebinin hakkındaki takipleri ertelemek ve borçlarını ödemeyi geciktirmek için yaptığını" ileri sürmeleri halinde, mahkemenin bu itirazın yerinde olup olmadığını incelemesi gerekeceği–
Ticari defterlerin ibrazı için vekile verilen kesin süreye rağmen, defterlerin ibraz edilmemiş olması halinde -asile ayrıca bu konuda süre verilmesine gerek kalmadan- İİK.nun 178. maddesindeki koşulların oluştuğu da davacı tarafça kanıtlanamamışsa, davacının "iflâsa karar verilmesi" isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği– Defterlerini usulüne uygun tutmayan ve alacaklılara zarar vererek aciz haline düşen şirketin kendi iflâsını isteyemeyeceği–