MİLLETLERARASI ÖZEL HUKUK VE USUL HUKUKU HAKKINDA KANUN > - Milletlerarası Usul Hukuku > - Yabancı Mahkeme ve Hakem Kararlarının Tenfizi ve Tanınması > Madde 54 - TENFİZ ŞARTLARI
Tenfizi istenen karar posta yolu ile davalıya tebliğ edildiğinden, usulünce tebliğ edilmeyen kararın davalı yönünden kesinleşmiş olmadığı gerekçesi ile tenfiz davasının reddi gerektiği-
"Adalet Bakanlığı aracılığı ile davalı şirkete yapılan karar tebliği üzerine davalı vekili itiraz hakkını kullanmasına rağmen, doğrudan posta yoluyla yapılan tebligat dikkate alınarak davalı şirketin temyiz istemi reddedildiğinden savunma hakkının ihlal edildiği, kesinleşmiş bir karardan bahsedilemeyeceği" gerekçesiyle tenfize ilişkin davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Tenfizi talep edilen California Yüksek Mahkemesi ilamına yönelik, ilamın verildiği devlet ile Türkiye Cumhuriyeti arasında ilamların tenfizini mümkün kılan ikili veya her iki devletin taraf olduğu çok taraflı bir anlaşma bulunmadığı belirtilmişse de, Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü'nün müzekkere cevabı Türkiye'de infaz edilecek kararın türü ve hukuki niteliği bakımından yasal bir engelin bulunup bulunmadığına ve fiili durumun ne yönde olduğunu gösterir mahiyette olmadığından, mahkemece; Amerika Birleşik Devletleri California Eyaletinde, yabancı mahkeme ilamlarının tenfizini mümkün kılan yasal bir düzenlemenin veyahut da fiili uygulamanın bulunup bulunmadığının, ilamın türü ve hukuki niteliği itibariyle bir engel bulunup bulunmadığı ayrıntılı olarak araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Yabancı mahkeme kararı diplomatik yolla tebliğ edilmişse de, önceden adi posta yoluyla yapılan tebligat üzerinden yabancı mahkeme ilamı kesinleştirildiğinden savunma hakkının kısıtlandığı-
Mahkemece, yabancı mahkeme kararında kesinleşme şerhi bulunmaktaysa da, Adalet Bakanlığı aracılığı ile davalı şirkete yapılan karar tebliğinin geçerli sayılmayarak doğrudan posta yoluyla yapılan tebligatın dikkate alınarak, davalı şirketin temyiz isteminin reddedildiği; ortada kesinleşmiş bir karar bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verildiği; davacı vekilinin karar düzeltme isteminde bulunduğu; dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK. mad.440'da sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddinin gerekeceği-
Tenfizine karar verilen yabancı mahkeme ilamı gereğince davalıya yapılan fazla ödeme tutarı ile davalının uhdesinde olduğu iddia olunan hisse senetlerinin iadesi istemine ilişkin davanın istirdat davası olduğu ve uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği
D.çelerin değişimi aşaması tamamlanmadan ve öninceleme aşamasına geçilmeden dosya üzerinden yapılan inceleme ile "kesin süre içinde kesinleşme şerhli mahkeme kararının sunulmadığı"ndan tanıma ve tenfize ilişkin davanın usulden reddine karar verilmesinin davalının hukuki dinlenilme hakkına (HMK. m. 27) aykırı olduğu-