Davalı borçlu itirazında icra takibinin dayanağı olarak gösterilen adi yazılı kira sözleşmesindeki imzasını açıkça inkar etmediğinden kira ilişkisinin varlığının kesinleştiği- Kira sözleşmesinde, kiralananın yalnızca ofis bölümündeki bazı eksikliklerden bahsolunmuş ve bu eksikliklerin tamamlanarak teslim edileceği kararlaştırılmış olup, davalı tarafça, kira sözleşmesinin imzalandığı kabul edildiğine ve ortada yazılı bir kira sözleşmesi bulunduğuna göre, kiralananın kira sözleşmesinin imzalanması ile davalı kiracıya teslim edildiğinin kabulü gerektiği- Kiralananın teslim edilmediğini veya usulüne uygun olarak tahliye edildiğini ispat külfeti davalı kiracı tarafta olup, davalı kiracı kiralananın kendisine teslim edilmediği iddiasını aynı kuvvette kesin delille kanıtlamak zorunda olduğu- Dosya kapsamında sözleşmenin fesih edildiğine dair bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi, davalı borçlu tarafça gönderilen ihtarın ispat yükünün tarafını değiştirmeyeceği, davalı tarafça kiralananın teslim edilmediği ya da takibe konu kira borcunun ödendiği yazılı delillerle kanıtlanamadığından, mahkemece davalının itirazının kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
Davalı borçlu itiraz dilekçesi ile kabul ettiği kısma ilişkin olarak icra dosyasına ödeme yaptığı ve davalı borçlu tarafından ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal otuz günlük süre içerisinde olacak şekilde “Nisan Ofis Kirası” açıklaması ile ödeme yapıldığı, davacının takip ile kira alacağı ile birlikte kira farkı alacağının da tahsili talep ettiği olayda, raporda eksik ödeme 10.487,00 TL olarak gösterilmiş ise de, bilirkişi tarafından talep edilen dönemler ile itiraza uğrayan alacak kısmı ile sınırlı olarak inceleme yapılması gerekirken sözleşmenin başından itibaren hesap yapılmasının hatalı olduğu- Dava tarihinden önce yapılan ödemelerin de gözardı edildiği, bu haliyle bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli olmadığı- Mahkemece, takip talebi ile istenilen alacak kalemleri göz önünde bulundurularak alacak miktarının belirlenmesi, davalı tarafın 2 aylık ödemelerinin hangi ay kira ödemesi kabul edildiğinin davacıdan açıklattırılması ve davalının ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süre içerisinde ve dava tarihinden önce yaptığı ödemeler ve itirazın kısmi olduğu değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Davaya konu taşınmaza ait tapu kaydı dosya kapsamına alınarak, taşınmazın elbirliği mülkiyetine tabi bulunduğunun tespiti halinde, mirasçılar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan davaya tüm mirasçılar tarafından devam edilmesi gerektiğinden, mirasçının davaya muvafakatının sağlanması olmadığı takdirde davacı mirasçılara terekeye temsilci tayini için süre verilerek tereke temsilcisi ile davanın görülmesi, bu durumda mümkün olmaması halinde mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerektiği, taşınmazın paylı mülkiyete tabi bulunduğunun tespiti halinde ise, davacı paydaşların kira bedelinden payına düşen kısmın tahsili için icra takibi yapabilecekleri hususu göz önünde bulundurularak, davaya dahil olan mirasçıların payı oranında itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
Borçlunun itirazında kira akdini ve varsa buna ait sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi ve kira ilişkisini kabul etmiş sayılacağı-
Ödeme belgesindeki ödeme tarihi itibariyle kira bedelini tahsil eden kişinin kiraya veren şirketi temsile yetkili olduğunun anlaşıldığı, ödeme tarihi itibariyle davacı kiraya veren şirketi temsile yetkili bulunan kişi hesabına “2015 kira bedeli” açıklaması ile yapılan ödemenin davalı borçluyu borcundan kurtaracağı, buna göre; mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Kira sözleşmesinde muacceliyet koşulunun davalı kiracının sıfatı ve kiralananın niteliğine göre değerlendirileceği- Mahkemece, kira ödemelerinin yapıldığı kiraya verene ait hesap ekstresinin, sözleşmenin başlangıç tarihinden itibaren ödemeleri gösterir şekilde getirtilip incelenerek, sonucuna göre ilişkin ödenmeyen kira artış farkı ve eksik ödenen kira alacağı bulunup bulunmadığının tespiti gerekeceği-
Ödeme belgesinin yargılamanın her aşamasında sunulabileceği, borcu söndüren nitelikte belgelerin savunmanın genişletilmesi kasamında değerlendirilemeyeceği-
İtiraz ve ödeme sürelerini (İİK'nin 269/1, TBK. mad. 315) belirtmeyen ödeme emri hukuki sonuç doğurmayacağı ve böyle bir ödeme emrine bağlı olarak tahliye kararı verilemeyeceği-
Şirketler için kira sözleşmesindeki muacceliyet hükmünün geçerli olduğu- Sözleşme süresi mahkemenin kabul ettiği gibi bir yıl olarak kabul edilmesi halinde ya da ön yüzde belirtilen üç yıl olarak kabul edilmesi halinde de muacceliyete ilişkin hüküm geçerli ve tarafları bağlayıcı nitelikte olduğu- Davalı kiracının kira bedelini ödediğini ispat külfetini yerine getiremediğinden itirazın kaldırılması ve taliye istemli davanın tam olarak kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemi- Mahkemece, davacının iddiaları ile ödeme dekontları üzerinde durularak ve daha önceki bozma ilamı doğrultusunda ödeme değerlendirilmek ve söz konusu ödemelerin takibe konu aylar kirasına ilişkin olup olmadığı araştırılmak suretiyle, denetime açık bilirkişi incelemesi de yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-