İstihkak davalarının asıl icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemelerinde açılması mümkün bulunduğu- Davalının birden fazla olması halinde davanın, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği-
Dava trafik kazasından kaynaklanmakta olup, trafik kazasının netice itibari ile bir haksız fiil olduğu, davacı tarafın HMK.'nun 7.maddesi gereğince seçimlik hakkını kullanarak davalı sigorta şirketinin ikametgahı mahkemesinde dava açtığı, bu durumda mahkemece, işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Tasarrufun iptali davalarında, genel yetki kuralının uygulanması gerektiği ve HMK. mad. 7/1 uyarınca, davalı birden fazla ise davanın bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği- HMK. mad. 14 gereğince, bir gerçek ve veya tüzel kişinin başka bir yerde şubesi varsa o şubenin işlemlerinden dolayı şubenin bulunduğu yerde de dava açılabileceği- Dava konusu alacağa ilişkin faturalarda borçlu şirketin adresi olarak şube adresinin yer aldığı, dava konusu ödeme emrinin borçlu şirkete bu şube adresinde tebliğ edildiği ve borçlu şirketin Ankara'daki şube adresinde haciz yapıldığı anlaşıldığından, davanın yetkili Mahkemede açıldığı kabulü gerektiği-
Davalı dördüncü kişi şirketin ticaret sicil adresinde bulunduğu yer mahkemesinin de tasarrufun iptali davasına bakmakla yetkili olduğu (HMK. mad. 7)-
İhtiyati hacze karar verme konusunda yetkili mahkemenin davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, davalının birden fazla olması halinde davanın, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği-
İstihkak davalarının, İİK’nun 97/11. maddesi gereğince, genel hükümler dâhilinde basit yargılama usulüne tabi olduğu, basit yargılama usulüne uygun yürütülen taşınır mala ilişkin istihkak davalarında kesin yetki kuralı öngörülmediğinden, yetki ilk itirazının HMK. mad. 19/2 gereğince cevap dilekçesiyle ileri sürülmesi gerektiği-
Davacı ile davalılardan birinin davacı şirketin kurucu ortakları oldukları, şirket merkezinin Ataşehir-İstanbul adresinde bulunduğu, HMK'nın 14/2 maddesi gereğince asıl davada yetkili mahkemenin şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olan Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu; davacı tarafça diğer davalılar aleyhine açılan davalar ve birleşen dava ile şirket ortağına yönelik açılan davalar arasında gerek ticari ilişkinin niteliği, gerekse iddia olunan eylem birliği ve ortaya konulan deliller, delillerin birlikte değerlendirilmesi gereği ve davaların birbirini etkileyebilecek nitelikte olması açısından sıkı bağlantı bulunduğundan anılan davaların da şirket ortağına karşı açılan davaya tabi olduğu, ayrıca HMK 16 mad. ve HMK 7/1 mad. gereğince de yetkili mahkemenin tüm davalar yönünden Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu-
İki haftalık cevap süresinden sonra yapılan yetki itirazının, tasarrufun iptali davasına bakan mahkemece dikkate alınmaması gerektiği-
İhtiyati haciz kararını veren mahkemenin bulunduğu yer icra dairesinde takip yapılabileceğine ilişkin İİK’nın 50. maddesinin yollamasıyla kıyasen uygulanması gereken HUMK’un 12. maddesinin HMK da karşılığı olan bir düzenleme bulunmadığından bu nedenlede ihtiyati haciz kararının uygulanmasından sonra bu kararı veren mahkemenin bulunduğu yer icra dairesinin salt o yer mahkemesince ihtiyati haciz kararı verilmesi nedeniyle yetkili hale gelmeyeceğinin kabul edilmesi üzerine, ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin bulunduğu yer icra dairesinin, icra takibi iin yetkili olmayacağı – HMK’nun 7/I’ e göre borçlu birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yerindeki icra dairesinde takip yapılabileceği-
HMK'da, HUMK’nun 512. maddesine paralel bir düzenlemeye yer verilmemiş olduğundan, HMK yürürlüğe girdikten sonra açılan istihkak davasında, İİK’nun yetkiye ilişkin 4 ve 50. maddeleri ile HMK’nun 5 ve 6. maddeleri uyarınca genel yetki kuralının uygulanması gerektiği; buna göre istihkak davalarının asıl icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılmasının mümkün olduğu; davalının birden fazla olması halinde davanın, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği (HMK. mad. 7/1)- İstihkak davaları, İİK. mad. 97/11 gereğince genel hükümler dâhilinde basit yargılama usulüne tabi olduğundan ve taşınır mala ilişkin istihkak davalarında kesin yetki kuralı öngörülmediğinden yetki ilk itirazının HMK. mad. 19/2 gereğince cevap dilekçesiyle ileri sürülmesi gerektiği