K.li evrak niteliğinde olan dava konusu hisse senetlerinin İİK’nun 88. maddesine uygun biçimde yerinde haczedilip icra müdürlüğü tarafından muhafaza altına alınması gerekeceği, aksi halde geçerli bir haczin bulunduğundan söz edilemeyeceğinden, dava şartı bulunmadığından istihkak davasının reddine karar verilmesi gerektiği-
?Hisse senedi çıkarılmış ise bu hisse senetlerinin İİK.nun menkul mallarla ilgili haciz ve muhafaza hükümlerini düzenleyen 88. maddesi uyarınca icra müdürlüğünce haczedilebileceği ve muhafaza altına alınacağı, hisse senedi çıkarılmamış ise borçlunun 3. kişi nezdinde bulunan ve henüz kıymetli evraka bağlanmamış hisse haklarının İİK.nun 94. maddesi gereğince icra müdürlüğü tarafından mahalline bizzat gidilerek ve pay defterine işlenmek suretiyle haciz işleminin yapılabileceği, haciz keyfiyetinin de borçlunun hissesini elinde bulunduran 3. şahıslara ihbar edileceği-
Üçüncü kişilerdeki “doğmuş” ya da “doğacak” (müstakbel) hak ve alacaklar nasıl (İİK. mad. 78 veya 88’e göre mi) haczedilebilir? Mahkemece, şikâyet olunanın İİK.’nun 88. maddesine göre borçlunun DSİ. nezdindeki hak ve alacaklarına koydurduğu haczin bu tarih itibarıyla doğmuş bir alacak bulunmadığından geçerli olmadığı, bu durumda geçerli ilk haczin şikâyetçinin İİK.’ nun 89. maddesine göre düzenlenmiş doğmamış alacakları da kapsayacak şekilde olan haciz ihbarnamesine dayalı haciz olduğu gerekçesiyle, şikâyetin kabulüne karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı- Taraflarca yapılan hacizler borçlunun üçüncü kişideki menkul mallarının haczi niteliğinde olup, bu tür mallar İİK.’ nun 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderilerek haczedilebileceği gibi haciz müzekkeresi ile de haczedilebilip, ancak İİK.’ nun 88. maddesine göre gönderilen haciz müzekkeresi ile ancak mevcut olan bir hak ve alacak haczedilebilip, şikâyet olunanlarca gönderilen haciz müzekkerelerinin alacağın doğduğu ve ödenebilir hale gelmesinden önce gönderilmesi nedeniyle alacağın doğduğu tarihten sonra şikâyetçilerce yapılan hacizlerin dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle istemin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlu (kiracı) aleyhine başlatılan icra takibi sonucunda haczedilen malların, davacının taşınmazında bulunduğu dönemde davacının taşınmazını kullanamamasından (kiraya verememesinden) takibi açıp haciz işlemini yaptıran davalı alacaklının sorumlu olmadığı, taşınmaz sahibinin taşınmazı başkasına kiraya veremediği için alacaklıdan ecrimisil talep edemeyeceği- Kiralanan işyeri, kira akdinin feshedilmesi suretiyle davacıya teslim edildiğinde, işyerinde bırakılan eşyaların alınmasını veya satılmasını icra müdüründen isteme görevinin kiralanan işyerini teslim alan davacıya (taşınmaz sahibine) düştüğü, mahcuz mallara ilişkin her türlü tedbiri alma görevi de icra dairesine ait olduğundan, icra dairesinin yasaya aykırı işlemlerine karşı “şikayet” yoluna gidilebileceği (İİK. 88/son)-
Üçüncü kişinin elindeki bir paranın İİK’nun 89. maddesine göre değil de, taşınır hacizlerine ilişkin 88. maddesine göre haczedilmesinde, tıpkı taşınırlarda olduğu gibi, paranın somut olarak üçüncü kişinin elinde mevcut olması gerektiği- Şikayetçinin alacaklı olduğu icra dosyasında borçlunun Maliye Muhasebe Müdürlüğü'ndeki alacakları üzerine ihtiyati haciz uygulandığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği gözetildiğinde, takibin kambiyo senedine dayalı olduğu anlaşıldığından, ihtiyati haczin ödeme süresi olan 10 günlük sürenin dolduğu tarihte kesinleştiğinin kabul edileceği- Şikayetçinin haczinin kesinleştiği tarihten itibaren İİK'nın 106. maddesindeki bir yıllık süre içerisinde bu paranın icra dosyasına celbini istemediği, bu nedenle haczinin anılan 110. madde hükmü uyarınca düştüğü anlaşıldığından, mahkemece, sıra cetveline ilişkin şikayetin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerektiği-
Üçüncü kişilerdeki “doğmuş” ya da “doğacak” (müstakbel) hak ve alacaklar nasıl (İİK. mad. 78 veya 88’e göre mi) haczedilebilir? Mahkemece, şikâyet olunanın İİK.’nun 88. maddesine göre borçlunun DSİ. nezdindeki hak ve alacaklarına koydurduğu haczin bu tarih itibarıyla doğmuş bir alacak bulunmadığından geçerli olmadığı, bu durumda geçerli ilk haczin şikâyetçinin İİK.’ nun 89. maddesine göre düzenlenmiş doğmamış alacakları da kapsayacak şekilde olan haciz ihbarnamesine dayalı haciz olduğu gerekçesiyle, şikâyetin kabulüne karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı- Üçüncü kişilerde hak ve alacakların ne şekilde haczedilebileceğine değinen İİK.’nun 89. maddesindeki yola başvurulmadan, sadece haciz tezkeresi ile konulan haczin İİK. mad. 88 gereğince menkul haczi olarak nitelendirilebileceği ve ancak mevcut bir hak ve alacak üzerine konulabileceği, bir diğer ifade ile üçüncü kişi nezdinde doğacak (beklenen) alacakların tezkere yazılması suretiyle haczinin mümkün olmadığı- Üçüncü kişi nezdinde bulunan alacak için haciz talep edilmesi halinde; haciz tarihi belirlenirken, haciz yazısının yazıldığı tarihin değil, üçüncü kişiye ulaşıp, kayda işlendiği tarihin gözetileceği-
İİK. mad. 88 uyarınca, üçüncü kişide mevcut olanın haczi mümkün iken, İİK. mad. 89 uyarınca haciz ihbarnameleri ile borçlunun borçlusu konumundaki üçüncü kişinin elinde o anda bulunan mal, alacak ve diğer hakların haczedilmesi mümkün olduğu gibi, borcun tamamen ödenmesine kadar geçecek sürede (işçi ve memurların işveren nezdindekl ücret alacakları, aylık kira bedeli, yüklenici lehine tahakkuk eden hak edişler vb. gibi) üçüncü kişi nezdinde oluşacak, müstakbel alacakların da haczinin mümkün olduğu- Haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinde borçlunun davalı/üçüncü kişi banka nezdindeki mevduat hesabında bulunan miktar üzerine haciz uygulandığı, haciz ihbarnamesinde, doğacak alacaklar üzerine de haciz konulmuş olduğu bildirilmiş olmasına rağmen takip borçlusu ile davalı/üçüncü kişi banka arasında, banka "nezdinde müstakbel alacak doğuracak (kira, istihkak, maaş vb) bir hukuki ilişkinin olmadığı, borçlunun banka nezdinde mevduat hesabı bulunmakla birlikte anılan mevduat hesabına düzenli (periyodik) olarak para yatırılmasının da söz konusu olmadığından, davalı/üçüncü kişi banka tarafından sadece haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinde mevcut hesap bakiyesine haciz uygulanmasına ilişkin işlemin hukuka uygun olduğu-
Şikayetçinin haczinin İİK' nun 88. maddesine uygun olmadığı, borçlunun mahcuz mal üzerindeki tasarruf yetkisi kısıtlanmadığı, şikayetçi alacaklının geçerli bir haczi bulunmadığı gerekçeleri ile sıra cetvelin ilişkin şikayetin reddine karar verilmesi gerektiği-
İİK.nun 88/1 maddesinde belirtilen ayrık haller dışında muhafaza tedbirinin haczin geçerlik koşulu olmadığı- Malın yediemine tesliminin bir muhafaza tedbiri olup haczin tamamlanması için gerekli bir koşul olmadığı- "Muhafaza tedbirine başvurulmadığından haczin geçersiz olduğun"dan bahisle "davanın reddine" karar verilmesinin hatalı olduğu-
İİK.'nun 88. maddesinin 2. fıkrasının son cümlesinde yer alan "... alacaklının muvafakatı ve..." ibaresinin Anayasanın 2., 13. ve 35. maddelerine aykırı olması nedeniyle iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 12.01.2012 T., E:2010/90, K:2012/4 sayılı kararı-