Alacaklı tarafça borçlunun itirazının kaldırılmasına dayanak yapılan yazılı belge incelendiğinde; taraflar arasında temlik sözleşmesi bulunduğunun ve bu sözleşmenin borçlu tarafından E-imza ile imzalandığının anlaşıldığı, bu haliyle söz konusu belgenin İİK.nun 68/1.maddesi kapsamında imzası ikrar edilen kayıtsız şartsız borç ikrarını içeren bir belge niteliğinde olduğunun sabit olduğu-
Alacaklının takibine dayanak yaptığı “Mutabakatnamedir” başlıklı belge, kayıtsız şartsız, belirli bir para borcu ikrarını ve ödemeyi tahahhüt etmediğinden, takip borçlusu tarafından takip alacaklısına kayıtsız şartsız ödeme yapılacağına dair bir ibare içermediğinden, takibe konu bu belgenin, İİK'nun 68. maddesinde yazılı mücerret borç ikrarını içeren belge niteliğinde olmadığı-
Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçesinde dayandığı, Yargıtay tarafından onanan ............ İcra Müdürlüğü'nün ............. E. Sayılı takip dosyasında alacaklılarca talep edilen kira bedelinin, Haziran-Temmuz 2017 kira dönemine ilişkin olup, işbu takip dosyası ile istenen dönemlerden sonrasına ait olduğu ve emsal alınamayacağı anlaşıldığından, kiracının kabul ettiği aylık kira bedeli üzerinden hesap yapılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İİK. m. 89/4'e dayalı açılan tazminat davasında, tazminat talebine konu haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibariyle, haciz ihbarnamesine itiraz eden 3. şahsın takip borçlusuna muaccel hale gelmiş, kesin bir borcunun bulunup bulunmadığı tespit edilecek olup, yalnızca borçlunun defter ve belgelerinin incelenmesiyle yetinilip, üçüncü kişi şirketin defter ve belgelerinin incelenmemesinin hatalı olduğu- Usulüne uygun tutulmadığı tespit edilen borçlu defterlerinin HMK. m. 222'ye aykırı olacak şekilde hükme esas alınmayacağı-
Süresinde muhatap bankaya ibraz edilmeyen çekin adi yazılı senet niteliğinde olacağı- Borçlu tarafından düzenlenen çekin, lehtar cirosu ile alacaklıya devredildiği, ancak TBK. 184 uyarınca usulüne uygun olarak yapılmış bir temlike dosya kapsamında rastlanmadığından, senetteki hakkın takip alacaklısı (alacağı temlik alana) geçmediği ve bu durumda adı geçen kişinin yetkili hamil olmadığı ve dolayısıyla takip hakkının da bulunmadığı-
İtirazın iptali davasının açılması halinde, aynı alacakla ilgili genel hükümlere göre alacak davası açılmasında hukuki yarar olmadığı, itirazın iptali davası süresinde açılmamışsa veya başka bir nedenle alacaklı davaya alacak davası olarak devam etmek istediği takdirde itirazın iptali davasını ıslah suretiyle alacak davasına dönüştürebileceği, borçlunun icra takibine yaptığı itirazdan kısmen veya tamamen vazgeçmek suretiyle alacaklının alacağını kısmen veya tamamen kabul edebileceği- İtirazın iptali davasının, tarafların dava konusu alacak hakkında serbestçe tasarrufta bulunabileceği dava türlerinden olduğu- Ticari dava niteliğindeki itirazın iptali davalarının, zorunlu arabuluculuğa tâbi olduğu ve bu nedenle başvuru konusu Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri arasındaki içtihat farklılığının, davadan önce arabulucuya başvurulmasının dava şartı olduğu yönünde birleştirilmesi gerektiği-
Kefili koruyucu hükümlerden kurtulmak amacıyla, başka adlar altında yapılan sözleşmelere de kefalet hükümlerinin uygulanacağı, garantörlük sözleşmesine de kefalet sözleşmesi hükümleri uygulanacağından, TBK mad. 583'te belirtilen yazılı şekilde yapılma ve azami miktarın belirtilmesi şartlarına uyulmadan yapılan garantör sözleşmesinin geçersiz olacağı-
İtfa nedeniyle, İİK’nın 71/1 maddesi uyarınca; icra takibinin iptal edilmesi için, itfanın takibin kesinleşmesinden sonraki bir dönemde olması ve 71/1. maddesinde yazılı belgelerle ispatının gerektiği; somut olay bakımından, belgenin ibra mı yoksa ödeme mi olduğunun anılan belge ile anlaşılamadığı-
Usulüne uygun hesap kat ihtarı tebliği bulunmadığından, şikayetçi hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilmalı takip yapılmasının mümkün olmadığı-
Borçlu şirketin genel kredi sözleşmesindeki adresine değil de yeni adresinde, şirket yetkilisinin eşi olduğunu beyan eden kişiye yapılan hesap kat ihtarı tebliği, usulsüz olduğundan şikayetçi borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapılmasının mümkün olmadığı-