Borçlunun “Alacağın temliki, sulh, ibra ve feragat sözleşmesi" başlıklı takip dayanağı belgedeki imzasına itiraz etmediği anlaşıldığından, belgenin İİK. 68/1. kapsamında imzası ikrar edilen kayıtsız şartsız borç ikrarını içerdiğinin kabul edileceği- Alacaklının, takibe konu alacağın İİK. 68/1’de sayılan belgelerden biri ve bilirkişi raporu ile kanıtladığı, ancak borçlunun, borca itirazını aynı nitelikte bir belge ile ispat edemediği, o halde mahkemece, itirazın kesin kaldırılmasına karar verilmesinin gerekeceği-
İtirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvuru için öngörülen altı aylık sürenin (İİK. 68), öğrenme tarihinden değil borçlunun itirazının, alacaklıya tebliğinden itibaren işlemeye başlayacağı, borçlunun itirazı alacaklıya tebliğ edilmiş olmadıkça itirazın kaldırılması için öngörülen hak düşürücü sürenin işlemeye başlamayacağı-
Borçlu hukuki ilişki ve borcu kabul edip borcu ödemeye çalışacaklarını ileri sürdüğüne göre kabul edilen bir hususun ayrıca İİK'nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerle ispatına ihtiyaç bulunmadığı-
Alacaklının yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istememesi ya da mahkemede itirazın iptali davası açmaması halinde yalnız ihtiyati haczin hükümsüz kalacağı; icra takibinin ise, derdest kalmakta devam edeceği, alacaklının derdest icra takibine devam edebilmek için, altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebileceği veya bir yıl içinde itirazın iptali davası açabileceği-
Taraflar arasında yapılan sözleşme ile 32.411,81 Euro’nun temlik edildiği, ödeme taksit ve miktarlarının açık şekilde belirtildiği, ödemelerin herhangi bir kayıt ve şarta tabi tutulmadığı, borçlu tarafından sözleşme altındaki imzaya da bir itiraz olmadığı, bu hali ile takip dayanağı belgenin İİK 'nun 68/1. maddesinde yer alan ve alacaklıya itirazın kaldırılması olanağını tanıyan "borç ikrarını içeren" belge niteliğinde olduğu-
Takas mahsup talep edilen takip dosyalarının her ikisinin de kesinleştiği anlaşıldığından, mahkemece, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının takibine dayanak yaptığı belgelerin, kayıtsız şartsız, belirli bir para borcu ikrarını içermekte olup, İcra Müdürlüğü’ne yapılan itirazda, belge altındaki imza açıkça inkar edilmediğinden İİK'nun 68. maddesi kapsamında bulunan belge niteliğinde olduğu-
Takip konusu asıl alacağa itiraz edilen hallerde, bunun eklentilerine de karşı çıkılması itirazın doğal sonucu olup, inkar tazminatının asıl alacak üzerinden hesaplanmasının zorunlu olduğu-
Hapis hakkına dayalı olarak başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe karşı alacak muaccel olmadığından bahisle hapis hakkının kullanılamayacağına ilişkin borçlunun iddiasının mahiyeti itibariyle şikayet değil, itiraz niteliğinde olduğu, takip şekline göre söz konusu itirazın icra müdürlüğüne yapılması gerekeceği, icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itirazın hukuki sonuç doğurmayacağı-
İİK'nun 143. maddesine göre düzenlenen kesin aciz vesikası, İİK'nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerden olmakla, alacaklının aciz vesikasında yazılı miktar üzerinden icra takibi yapması mümkün olup, itirazın kaldırılması aşamasında icra mahkemesince aciz vesikasında yazılı borç miktarının tartışma konusu yapılamayacağı-