İhtiyati tedbir kararının uygulanmasına ilişkin itiraz ve şikayetlerin, tedbir kararı veren mahkemece incelenmesi gerekirse de, takip dayanağı tedbir kararı, İİK.’nun 38. maddesi kapsamında kalan ilam veya ilam niteliğindeki belgelerden bulunmadığı için, ilamsız takibe konu edilemeyeceği, borçlunun bu konuya ilişkin şikayetinin icra mahkemesince inceleneceği-
Açık bir onama bulunmasına dahi, taleplerden biri veya daha fazlası hakkındaki yerel mahkeme kararına ilişkin temyiz itirazları Yargıtay’ca ret edilmiş ve böylece kararın o bölümü “bozma” kapsamı dışında bırakımlı ise, ret edilen temyiz itirazlarının bulunduğu karar bölümünün onanmış sayılacağı–
İcra mahkemesince ilamın infaz edilebilecek kısmının yorum yolu ile belirlenemeyeceği; “yıkımın tehlike yaratacağı” hususunun icra mahkemesince dikkate alınamayacağı–
Açık bir onama bulunmasa dahi, taleplerden biri veya daha fazlası hakkındaki yerel mahkeme kararına ilişkin temyiz itirazlarının Yargıtayca reddedilmiş ve böylece kararın o bölümü bozma kapsamı dışında bırakılmış ise, reddedilen temyiz itirazlarının bulunduğu karar bölümünün onanmış sayılacağı–
İcra takip dosyasının infaz edilmiş olmasının, borçlu açıkça vazgeçmediği sürece şikayetin esasının incelenmesine engel teşkil etmeyeceği–
İlamlı takiplerde ‘takip dayanağı ilamın icra emri ekinde borçluya gönderilmesi gerekeceği’ne ilişkin –ilamsız takipler hakkında İİK’nun 58/3, 61/1 maddelerinde olduğu gibi- bir düzenleme bulunmadığı–
Vekille takip edilen işlerde, HUMK’un 62-68 (şimdi; HMK. 73), Tebligat Kanununun 11 ve Avukatlık Kanununun 41. maddeleri gereğince icra emrinin, borçlu vekiline gönderilmesi gerekeceği–
Açık bir onama hükmü bulunmasa dahi, taleplerden biri veya daha fazlası hakkındaki yerel mahkeme kararına ilişkin temyiz itirazları Yargıtayca reddedilmiş ve böylece kararın o bölümünün bozma kapsamı dışında bırakılmış olması halinde, reddedilen temyiz itirazlarının ilgili bulunduğu karar bölümünün onanmış sayılacağı–
İlamların infaz edilecek kısmının “hüküm bölümü olduğu”; hükmün içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu, bu nedenle icra hakiminin, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip olmadığı–
Mahkemece ‘kısa karar’a aykırı ‘gerekçeli karar’ oluşturulmuş olması halinde, verilen kararlarla bağlı olunmaksızın anılan çelişkinin giderilmesi için yeniden bir karar verilmek üzere mahkeme kararın bozulması gerekeceği–