11. HD. 11.04.2016 T. E: 2015/9007, K: 3897-
Feragatin geçerliliğinin karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı, etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğuracağı-
Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup davadan feragatin hüküm kesinleşinceye değin yapılabileceği ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğuracağı-
Davacı asil davadan feragat ettiğini; açıkça ve koşulsuz olarak bildirdiğinden, hükümden sonra ortaya çıkan ve temyiz incelenmesine usulen engel oluşturan bu durumun yerel mahkemece değerlendirilip bu beyan konusunda bir karar verilmek üzere kararın bozulması gerekeceği-
Feragat HMK’ nun 307, 309, 310, 311 ve 312. maddelerinde düzenlenmiş olup feragatin davanın her aşamasında nazara alınabileceği ve kesin hükmün sonuçlarını doğuracağı, feragatin karşı tarafın kabulüne bağlı olmayan tek taraflı irade beyanı ile davayı sonuçlandıran işlem olduğu-
Davadan feragatin, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği ve kesin hükmün sonuçlarını doğuracağı-
HMK'nun 307, 308 ve 314. maddesine göre feragat, kabul ve sulhun, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği ve sulh, feragat ve kabulün kesin bir hükmün sonuçlarını doğurarak davayı sona erdireceği-
Davacı vekilinin, direnme kararının temyizine ilişkin istemin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nca görüşülmesinden önce verdiği 22.03.2016 günlü dilekçesi ile; davadan feragat ettiğini, açıkça ve koşulsuz olarak bildirmesi sonucu yapılan incelemede, vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu- Davacı vekilinin davadan feragat ettiğine dair bu beyanı çerçevesinde işlem yapılmasının zorunlu olduğu-
Anonim şirketin feshine-
Marka lisans sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine ilişkin davada, davacı vekilinin davadan feragate (vazgeçmeye) ilişkin beyanının usulen tevsik olunduğu anlaşılmakla, davadan feragate ilişkin bir hüküm verilmesini teminen yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği-