İstihkak davalarında «alacaklı»nın zorunlu olarak davalı gösterilmesi gerekeceği, «borçlu»nun davalı gösterilmesi için üçüncü kişinin istihkak iddiasına karşı çıkmış olması gerektiği–
Açık arttırmada taşınır malın satın alınmasıyla BK. 231 uyarınca satın alınan malın mülkiyeti satın alana ihale tarihinde geçerse de, açık arttırmanın temelinde muvazaa olduğunun ileri sürülebileceği ve hacizli malları ihalede satın almış olan kişinin -gelir ve kazancının bulunmaması, ev kadını olması, bir işte çalışmaması vb. nedenlerle- ihale bedelini ödeyebilecek ekonomik güce sahip olduğunun kanıtlanmaması halinde, İİK. 97/a’da öngörülen ve borçlu yararına olan «mülkiyet karinesi»nin aksini kanıtlamamış sayılacağı ve ihalede satın alınan malların mülkiyetinin alıcıya geçmemiş olacağı–
«Hayatın Olağan Akışına Aykırı İddialar»
Âdi satış sözleşmesindeki tarihin HUMK. 299/I gereğince alacaklıyı bağlamayacağı– (Not: Yürürlükten kalkmış olan HUMK. 299/II.'nin "Bir senedin kendisine ibraz olunduğu, katibiadil veya salahiyettar memur tarafından alelüsul tasdik edilmiş ise ibraz tarihi veyahut imza edenlerden birinin vefatı tarihi veya imza etmesine imkanı maddiyi selbeden bir hadisenin vukuu tarihi veyahut ol senedin bir muamelei resmiyeye esas ittihaz kılındığı tarih üçüncü şahıslar hakkında da muteber addolunur. Bu nevi senetlerde bahsolunan sair senetlerin tarihleri üçüncü şahıslar hakkında ancak son senet tarihinin musaddak addolunduğu tarihten itibar olunur." şeklindeki hükmü yeni HMK.'ya alınması unutulmuşsa da, bu hükmün düzenlediği hususların bugün dahi aynen uygulanması gerekir.)
Borçlunun elinde bulunan -takip talebindeki ve ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste- malların haczedilmiş olması halinde, 96-97. maddelere göre işlem yapılarak, istihkak davası açma külfetinin üçüncü kişiye, buna karşın üçüncü kişinin elinde bulunan malların haczedilmiş olması halinde ise, 99. maddeye göre işlem yapılarak istihkak davası açma külfetinin alacaklıya yükletilmesi gerekeceği–
Vergi kaydı, borç doğumundan sonraki işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile hafta tatili ruhsatının işyerinin üçüncü kişiye ait olduğunun kesin kanıtı olamayacağı–
Yüklenicinin üstlendiği işin gereği, şantiyesini işverene ait taşınmazda kurmasının, şantiyedeki yükleniciye ait taşınır malların yasanın aradığı anlamda «malın borçlu elinde bulunması ya da borçlu ile üçüncü kişinin malı birlikte bulundurması» olarak kabul edilemeyeceği–