İhalenin feshi isteminin reddedilmesi halinde, «% 10 tazminatın davacıdan alınıp davalıya verilmesine» şeklinde hüküm kurulamayacağı—
İhalede satın alıp adına tescil ettirdiği taşınmazın, daha sonra taraf olmadığı davalar sonucunda, icra takibinin iptal edilip yeniden borçlu adına tescili nedeniyle uğradığı zararların giderilmesi için alıcının tazminat davası açabileceği—
İhale tutanağının, ihale kesinleştikten sonra damga vergisine konu teşkil edebileceği (ihale pullarının), ihale kesinleştikten sonra ihale tutanağına yapıştırılması gerekeceği—
Açılmış olan ihalenin feshi davasını, ilgililerin -alacaklı, borçlu, alıcı, hissedarlar- tümünün birlikte «kabul» etmeleri halinde, «ihalenin feshine» karar verilebileceği–
İİK. 129’da yer alan «rüçhanlı alacaklar» sözcüğünün «takip yapan alacaklı dışındaki diğer kişilerin rüçhanlı alacaklarını ifade ettiği- Taşınmazın, ipotekli alacaklı tarafından yapılan takip sonunda satışa çıkarılması halinde, satış bedelinin, ipotek tutarını karşılaması gerekmeden ihalenin yapılacağı—
İİK. mad. 134/VI’de öngörülen bir yıllık süreden sonra açılan ihalenin feshi davasının dinlenmeyeceği—
İcra dairesince yapılan ihaleler hakkında, icra mahkemesinde (tetkik merciinde) açılacak ihalenin bozulması» davasında; borçlu alacaklı ve alıcının karşı taraf» olarak gösterilmesi (gösterilmemişse; davaya dahil ettirilmesi) gerekeceği–
«İpotekli alacaklı»nın, «tapu sicilindeki ilgili»lerden olması nedeniyle, ihalenin feshini isteyebileceği–
İhale bedelinin, tahmin edilen değerden fazla olmasının, yalnız başına «zarar unsuru»nun gerçekleşmediğini göstermeyeceği–