Satış işleminin alacaklının eşinin görevli bulunmadığı icra dairesince yürütülmüş olması halinde, İİK.’nun 10. maddesine aykırılıktan söz edilemeyeceği-
Paydaşlığın satılarak giderilmesi ilamına dayalı olarak yapılan ihalelerde, satış memurluğunca ayrıca kıymet takdiri yapılmadan, sulh hukuk mahkemesince yaptırılmış kıymet esas alınarak ihalenin yapılmış olması «süresiz şikayet yoluyla» ihalenin feshini gerektirir mi?-
İhalenin feshi talebinde bulunmuş olan şikayetçinin daha sonra -hüküm kesinleşinceye kadar- şikayetinden feragat edebileceği–
«Artırmanın, satıştan en az bir ay önce ilan edilmesi» gerekeceğini öngören İİK. 126. hükmünün emredici bir hüküm olması nedeniyle kamu düzeniyle ilgili olduğu, bu hükmün icra mahkemesi tarafından doğrudan doğruya gözetileceği—
Belediye tarafından görevlendirilen tellalın temin edilememesi halinde, bu durumun ihale tutanağında belirtilerek, adliyede görevli başka bir memura tellallık görevinin verilebileceği-
İhale tutanağında, ihalenin başlama ve (veya) bitiş saatinin gösterilmemiş olmasının, ihalenin feshi nedeni olduğu—
«Satış kararı»nda, gazete ile de ilan yapılmasına karar verilmiş olması halinde, bu karar gereği yerine getirilmeden yapılan ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği—
K. takdirine itiraz davasında yapılan esasa ve usule ilişkin hataların, ihalenin feshi davasında incelenebileceği—
Yerel mahkemenin, önceki kararında, satış ilanının davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğini benimseyerek, kararını bu olgu üzerine kurduğu; direnme kararında ise, davacıya yapılan tebligatın Tebligat yasası ve Tüzük hükümlerine uygun olmadığını kabul etmek suretiyle, tebligatın usulüne uygun olup olmadığı konusunda, önceki kararından tamamen farklı bir yargıya vardığı, her ne kadar, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesine göre, mahkemenin, direnme kararında, önceki kararının gerekçesini genişletebilirse de, aynı maddi olgu bakımından, önceki kararına tamamen zıt nitelikte farklı bir kabul ile sonuca gitmesine olanak bulunmayacağı-