Haciz ettirdiği taşınır malın satışını -kendi dosyasından- istememiş olan alacaklının, ihalenin feshini isteyemeyeceği - (İhale konusu taşınır malın satılmasını istememiş olan ve sadece o taşınır üzerinde haczi bulunan alacaklının, yapılan ihalenin feshini isteyemeyeceği) (Taşınır mallarla ilgili ihalelerin feshini -diğer ilgililer yanında- «satış isteyen alacaklı» sıfatını taşıyan alacaklıların isteyebilecekleri, bu sıfatı taşımayan, yani sadece taşınırı haciz ettirip ayrıca satış istememiş olan alacaklıların, ihalenin feshini isteyemeyecekleri)–
İhalenin feshi davasının -işin esasına girildikten sonra- reddi halinde her «davacı» «(ya da her «paydaş») için ayrı ayrı değil «tek» para cezasına hükmedilmesi gerekeceği—
Satış ilânının ancak tapu kaydından adresleri bilinen «ilgili»lere tebliği gerektiği, adresin tapuda yazılı olmaması halinde ayrıca adres araştırması yapılamayacağı—
İlgililere satış ilanı tebliğ olunmaması ihalenin fesih nedeni ise de, bu hususun ancak kendisine tebligat yapılmayan kimsenin ileri sürmesi halinde dikkate alınabileceği-
«İhalenin feshi isteğinin reddi» halinde icra mahkemesince, davalı(lar) yararına değil, hazine yararına para cezasına hükmedilmesi gerekeceği—
İİK. mad. 134/VI’de öngörülen bir yıllık süreden sonra açılan ihalenin feshi davasının dinlenmeyeceği—
Duruşmada tefhim edilen ‘kısa karar’a aykırı olarak -bu kararla çelişki yaratacak şekilde- ‘gerekçeli karar’ yazılamayacağı—
«Taşınmazı (taşınırı) ihalede satın almış olan alıcı» ya da ihalenin feshi olması nedeniyle alacağını geç alan alacaklıların (satılan taşınmazın paydaşlarının) ihalenin feshi davası açan kişi aleyhine «taşınmazın (taşınırın) teslimini gerektirmek amacı ile, kötü niyetle ihalenin feshi davası açtığını» kanıtlayarak -BK. 41 (şimdi; TBK. mad. 49) vd. göre- tazminat davası açabilecekleri—