Taraflar arasındaki “kurum işleminin iptali” davasında, "boşanılan eşle eylemli olarak birlikte yaşama" olgusunun tüm açıklığıyla ve özellikle taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması gerektiği-
Davalılardan ... adlı yabancı uyruklu şirketin merkezi...’da olan ..... şirketi olduğu taraflar arasında çekişmesiz ve sabit olup, davacı istemleri de gözetilerek fesh edilmiş sözleşmeye dayalı olarak dahi HMK.nın 10.maddesi uyarınca dava açılabileceği gibi, esasen sözleşmedeki karakteristik edimin ifa yerinin de ... İli olduğunun kabulü gerekip esasen haksız fiilin bir türü olan haksız rekabet olgusunun gerçekleştiği ve zararın meydana geldiği yerin de .... İli olduğu açık olup yabancı uyruklu anılan davalının yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmek gerektiği-
İİK.nun 261. maddesinin ihtiyati haciz kararının infaz edilmesi gereken yeri belirlediği, icra takibi yönünden icra dairesinin yetkisinin anılan maddede belirlenmediği, yetki konusunda İİK. 50 ile HMK' nın genel yetki kurallarının uygulanması gerektiği-
Takibin başlatıldığı yerin dayanağı belirtilmediği, mahkemece, İİK 50. maddesi atfıyla HMK'nın yetkiye dair hükümleri çerçevesinde borçlunun yetkiye itirazının kabulü gerekeceği-
Tasarrufun iptali istemine ilişkin davaların kesin yetki kurallarına göre değil, genel yetki kurallarına göre çözüleceği- Tasarrufun iptali davasında borçlu ve borçlu ile işlemde bulunan 3. kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı olduğu ve davacının bu kişilerden birisinin yerleşim yerinde dava açabileceği-
Yetki itirazı, "hadise" şeklinde inceleneceğinden, mahkemece dosyaya sunulan taraflar arasında düzenlendiği iddia edilen bakiye borç mutabakat belge örneği değerlendirilerek yetki itirazı hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Davalının yerleşim yeri Tokat olup, davacının muamele merkezinin de Tokat'ta olduğu, buna göre davanın Kayseri'de açılabilmesi için faturalarda davacının şube adresi olarak gösterilen Kayseri'deki şubesi ile davalı arasında yapılan alım satım işlemlerinden doğduğunun saptanmasının gerekeceği, uyuşmazlık şubenin işlemlerinden değil de, davacının muamele merkezinin işlemlerinden kaynaklanıyor ise o takdirde yetkili mahkemenin Tokat olduğunun ve yetki itirazının kabulünün gerekeceği, aksine işlemlerin şubenin işlemi olduğunun saptanması halinde ise yetki itirazının reddinin gerekeceği-
İİK. mad. 282 gereğince davalı borçlu ve borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan 3.kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı olduğu- Zorunlu dava arkadaşı olan davalılardan yalnız birinin ileri sürdüğü yetki itirazının hukuksal sonuç doğurmayacağı-
İİK'nun 282.maddesi gereğince davalı borçlu ve borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan 3.kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı olduğu- Davalı borçlu vekili cevap dilekçesinde davanın görevli ve yetkili mahkemede açılmadığını belirtmiş ise de HMK'nun 19/2 maddesine uygun olarak yetkili mahkemeyi açıkça göstermediğinden yetki itirazının dikkate alınmaması gerektiği- Davalı borçlunun yetki itirazı geçerli olmayacağından, davalı 3. kişinin ileri sürdüğü yetki itirazının da iİK. mad. 282 kapsamında hukuki sonuç doğurmayacağı-
Borçlu davalı ile 3. kişi konumundaki diğer davalı  arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu; borçlu davalının ikametgahı mahkemesinde açılan davanın esasına girilmesi gerektiği-