Alacaklının, icra takibine geçtikten ve borçlunun süresi içinde itiraz etmesi üzerine takip durduktan sonra da, mahkemeden ihtiyati haciz kararı alıp bunu uygulayabileceği, takibin itiraz ile durmuş olmasının, ‘tedbir’ niteliğinde olan ihtiyati haczin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği–
İcra müdürünün ihtiyati haczin infazı ile ilgili işlemlerine yönelik şikayetleri inceleme görevinin icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu–
İhtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren on gün içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinde infazının istenmemiş olması halinde, ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkacağı–
İhtiyati haciz tutanağının bir örneğinin hazır bulunmayan borçluya tebliğ edilmemiş olmasının, ödeme emri tebliğ işlemini geçersiz kılmayacağı–
Borçlu hakkındaki takip kesinleşmeden icra kefiline ‘icra emri’ çıkarılamayacağı gibi, borç miktarı kesinleşmeden kefil hakkında takibe devam edilemeyeceği-
İhtiyati haciz kararının 'etkili bir tedbir işlemi' niteliğini taşıyıp, bir 'icra takip muamelesi' sayılmadığından, alacaklının itirazla duran icra takibi aşamasında ihtiyati haciz kararı alıp bunu uygulatabileceği–