Nafakanın her yıl yüzde kırk oranında artırılması talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacı-davalı kadının ayrı yaşama hakkına sahip olduğunun kanıtlanması sonucu tedbir nafakası davasının kabulünün gerekeceği-
Tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmeden önce, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının araştırılıp hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Nafakanın niteliği, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, özellikle davalının gelir düzeyi nazara alınarak; davacının geçimi için gerekli, davalının geliri ile de orantılı olacak şekilde, TMK.nun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek daha uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekirken, aylık yaklaşık 700,00 TL emekli maaşı bulunan davalının aylık 500 TL nafaka ödemesine karar verilmek suretiyle, davalının tespit edilen geliri ile mütenasip olmayacak şekilde fazla nafakaya hükmedilmesinin doğru olmayacağı-
Tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmeden önce, davacı-davalı kadının düzenli ve sürekli bir gelirinin bulunup bulunmadığının araştırılması gerekeceği-
Boşanmaya neden olan olaylarla ilgili davacı-davalı kocanın ağır kusurlu olduğu, bu sebeple davacı-davalı kadın lehine maddi-manevi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedileceği-
Boşanma davasında dava tarihinden başlamak ve feragat tarihine kadar geçerli olmak üzere tedbir nafakasına ve davacı tarafından açılan boşanma davası reddedildiği halde davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Müşterek çocuk dava süresince davalı-davacı babanın yanında olup, dava süresince tedbiren velayeti babaya verildiği halde müşterek çocuk için davacı-davalı kadın yararına dava tarihinden itibaren tedbir nafakası takdir edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Bir başka erkekle birlikte yaşayan ve iaşesi bu şahıs tarafından karşılanan kadın lehine, Türk Medeni Kanununun 169'ncu maddesinde yer alan "geçimiyle" ilgili tedbir alınmasını gerektirici bir sebebin bulunmadığı gözetilmeden, kadın yararına dava süresince tedbir nafakasına hükmolunmasının doğru olmadığı-
Kadının eşini aşağılamasına karşılık, kocanın birlik görevlerini yerine getirmediği, eşine şiddet uygulayıp tehdit ettiği, eşinin ailesinin müşterek konuta gelmesini istemediği anlaşıldığından gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya neden olan olaylarda davalı-davacı kocanın; davacı-davalı kadına oranla daha fazla kusurlu olduğu-