Kurs ücreti olarak ödenen paranın, nafaka borcundan mahsup edilemeyeceği–
Nafaka borçlusunun «nafaka alacaklısını yanına alarak baktığını, bu süre için nafaka borcundan kurtulduğunu» icra mahkemesine (tetkik merciine) bildirebileceği–
«Takas» itirazının icra dairesine de bildirilebileceği–
Hükmedilen kıdem tazminatının «fesih tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte» tahsiline karar verilmiş olması halinde, «fesih tarihinden itibaren takip tarihine kadar ve takip tarihinden sonra geçen süre içinde», Merkez Bankasınca mevduata uygulanan kamu bankalarınca en yüksek faiz oranları tesbit edilerek (bilirkişilere hesaplattırılarak) kademeli faiz uygulanarak borçludan istenebilecek «alacak miktarı»nın hesaplanması gerekeceği–
Takip konusu yapılan ilamda; hükmedilen mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin «müştereken ve müteselsilen tahsil edileceğine» ilişkin bir açıklama bulunmaması halinde, borçluların (davalıların) payı oranında -ki borçlu varsa, borcun 1/2’si oranında- takip konusu borçtan sorumlu olacağı–
«Nafaka borcunun, nafaka alacaklısının fiilen bakılarak ödendiği» iddiasının, icra mahkemesince (tetkik merciince) duruşma açılarak araştırılması gerekeceği–
Borçlunun «borcun itfa edildiğine» dair icra mahkemesine (tetkik merciine) sunduğu âdi belge altındaki imzanın alacaklı tarafından inkar edilmesi halinde, mahkemece imza incelemesi yaptırılamayacağı–
İcra emrinin tebliğinden sonraki dönemde gerçekleşen «itfa», «imhal» «zamanaşımı»na dayanan icranın geri bırakılma nedenlerinin, her zaman tetkik merciine bildirilebileceği–
İlamda; hükmedilen nafaka için faizin başlangıç tarihinin belirtilmemiş olması halinde, faizin karar tarihinden itibaren hesaplanması gerekeceği–