Takip dayanağı ilâmın içeriğine aykırı talep ve işlemlere yönelik şikâyetlerin (ilama aykırılık iddialarının) süreye bağlı olmadığı-
İcra memurunun, vekaletnamesinde hacze muvafakat yetkisi bulunan vekilin beyanı doğrultusunda haczi yapmak ve ödeme emrini de, kabulü doğrultusunda borçluya dairede tebliğ etmek durumunda olduğu, bu işlemleri yapmaktan kaçınamayacağı–
Borçlunun üzerine (payına) haciz konulmuş olan taşınmazı tapuda sattığı tarihte, hakkında takibi (ve ödeme emrini) öğrenmiş sayılacağı–
Tapu kaydında «teferruat» olarak gösterilmiş olan her taşınırın -örneğin cep telefonlarının- «teferruat» niteliğini kazanmayacağı ve müstakilen haciz edilmelerini önlemeyeceği–
Takas ve mahsup iddiasının, takibin her safhasında -icra müdürlüğüne ya da icra mahkemesine bildirilebileceği–
Alacaklı yerine vekiline, «icra dosyasından ödenen paranın iadesi için» muhtıra gönderilmesi işleminin yasaya aykırı olduğunun «süresiz şikayet» yolu ile ileri sürülebileceği–
Üçüncü kişiler tarafından -İİK.na göre- haczedilen malların üzerine, paraya çevrilmeden (satılmadan) önce kamu alacağından dolayı -6183 sayılı kanun hükümlerine göre- haciz konulması halinde, kamu alacağının da önceki hacze katılacağı ve satış bedelinin üçüncü kişi ile kamu idaresi arasında garameten -alacakları oranında- paylaştırılacağı (6183 s. K. mad. 21/I)–
SSK’nun satılan mallar üzerine haciz koymaması halinde satış bedelinden kendisine pay ayrılamayacağı—
Taşınmaz üzerinde kurulu bulunan ipotek ve hacizden sonra davacı lehine konulan inşaatçı ipoteği nedeniyle -davacıya para artmadığı için- sıra cetvelinde pay ayrılmamasında usulsüzlük bulunmadığı-
Genel haciz yolu ile takipte, borçlunun itirazlarını icra dairesine bildirmiş olmasının, ayrıca şikayete konu olabilecek hususları şikayet yoluyla icra mahkemesine bildirmesini engellemeyeceği-