Haczi önce olan alacaklıya, sıra cetvelinde önceki sırada yer verileceği–
İİK’na göre ihtiyaten haczedilen malların, kesin hacze dönüşmeden, kamu alacağından dolayı 6183 sayılı Kanuna göre haczedilmesi halinde, ihtiyati haciz sahibi alacaklının, kamu alacağından dolayı konulan hacze iştirak edemeyeceği–
6183 sayılı Kanun uyarınca haczedilen taşınır/taşınmaz malların belirli bir süre içinde satış istenmemesi halinde haczin düşeceğine ilişkin adı geçen kanunda özel bir hüküm bulunmadığından, İİK. 106 ve 110. hükümlerinin kamu alacakları yönünden uygulanamayacağı (Kamu alacağından dolayı «vergi alacağı, prim alacağı gibi», kamu idareleri «vergi dairesi, SSK gibi» tarafından 6183 sayılı Kanun uyarınca konulan hacizlerin, belirli süre içinde satış istenmemiş olması halinde düşmeyeceği, bu nedenle satılan taşınır/taşınmaz üzerinde daha önce konulmuş haczi bulunan bu kamu idarelerine «sıra cetveli»nde öncelikle yer verilmesi gerekeceği)–
Üçüncü kişiler tarafından -İİK.na göre- haczedilen malların üzerine, paraya çevrilmeden (satılmadan) önce kamu alacağından dolayı -6183 sayılı kanun hükümlerine göre- haciz konulması halinde, kamu alacağının da önceki hacze katılacağı ve satış bedelinin üçüncü kişi ile kamu idaresi arasında garameten -alacakları oranında- paylaştırılacağı (6183 s. K. mad. 21/I)–
Harcı ödenip ilamın aslı alınmadan fotokopi ile takip yapılamayacağı–
1577 sayılı İYUK:nun 28/6. maddesi uyarınca «tazminat ve vergi davalarında kararın idareye tebliğinden itibaren -infazın gecikmesi sebebiyle- idarece kanuni gecikme faizi ödeneceği–
Tasarrufun iptali davası sonucunda verilen iptal kararı ile, dava konusu taşınmazın mülkiyetinin tekrar borçluya dönmeyeceği, satış sonrası elde edilen para alacaklıya ödendikten sonra kalanının -borçludan taşınmazı almış olan- üçüncü kişiye ödeneceği–
İİK. mad. 134/II’de sayılanlar arasında bulunmayan üçüncü kişilerin, ihalenin feshini isteyemeyecekleri (ve bu kişilerin taleplerinin «aktif husumet ehliyeti» yokluğu yönünden reddedilmesi gerekeceği)–