İlama aykırılığa ilişkin şikayetin icra mahkemesinde süresiz olarak yapılabileceği-
Haczedilmezlik istisnai bir durum olduğundan, bu yöndeki düzenlemelerin de dar yorumlanması gerektiği- Buna göre, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinin de dar yorumlanması gerekip, maddede açıkça haczedilmezlik için 'fiilen kamu hizmetinde kullanılma' koşulunun kabul edilmesi karşısında, belediyeye ait bir malın haczedilmezliğinin ancak fiili durumunun tespiti ile belirlenebileceği- Borçlu belediyeye ait taşınır ya da taşınmaz bir malın haczedilmezliği için, o malın fiilen kamu hizmetinde kullanılmasının gerektiğinin tartışmasız olup, bir malın fiilen kamu hizmetinde kullanıldığının kabulü için ise, o malın kamu hizmetinin yürütülebilmesi amacına uygun bulunması gerektiği-
Kişilerin mernis adresleri Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yapılan çalışmalar kapsamında zaman zaman güncellenerek değişikliğe uğrayabildiği- 7201 s. Tebligat Kanunu m. 10 uyarınca, alacaklının tebligat yapılmasını istediği "...İç Kapı No:6 ..." adresi ile borçlunun mernis adresi olan ve tebligat yapılan "..İç Kapı No:A ..." adresinin aynı yere ait olup olmadığının yöntemince araştırılması, aynı adres olduğunun anlaşılması halinde usulsüz tebligat şikayetinin reddine; farklı bir adres olduğunun anlaşılması halinde ise, tebliğ tarihinin borçlunun beyan ettiği öğrenme tarihi esas alınarak düzeltilmesine karar verilmesi gerektiği-
Takip talebinde, yabancı para alacağının Türk parası karşılığının belirtildiği, ancak takip talebinde yer alan bu hususların ödeme emrinde bulunmadığının görüldüğü, ödeme emrindeki bu noksanlığın kamu düzeni ve devletin hükümranlık hakları ile ilgili olup, süresiz şikayet nedeni olduğu gibi, mahkemece de, takibin her safhasında doğrudan doğruya göz önünde tutulması gerekeceği, o halde mahkemece, kamu düzeni ile ilgili olan bu husus gözetilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Kesinleşmeden infaz edilemeyecek (takip konusu yapılamayacak) ilamların infaz edilecek kısmının, hüküm bölümü olduğu- Hüküm bölümünde, "... ... borçlu olmadığının tespiti ile ...TL 'nin istirdadı ile davacıya verilmesine'' karar verildiğinden, hüküm fıkrasının menfi tespiti de içerdiği ve ilamın infazı için kesinleşmesi gerektiği-
İcra müdürlüğünün pasif sorgulama ve araştırma yapma yükümlülüğü bulunmadığı- Taşınmaz, posta çeki hesabı ve maaş haczine ilişkin taleplerin ise gerektiği takdirde ek masraf talep edilmek suretiyle kabulü gerektiği-
İİK’nun 128/2. maddesi gereğince, satışa hazırlık işlemleri sırasında icra dairesinin taşınmazın kıymetini ehil bilirkişiler aracılığıyla tayin ve tespit ettireceği, kıymet takdirine ilişkin raporun, borçluya, haciz koydurmuş alacaklıya ve diğer ipotekli alacaklılara tebligatın yapıldığı icra dosyasındaki, ayrıca bildirilmiş bulunması hali müstesna olmak üzere, tapudaki mevcut adresleri esas alınmak suretiyle tebliğ edileceği- İİK.nun 128/a maddesine göre, ilgililerin, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebileceği- Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesinin mümkün olduğu-
Haczedilmezlik şikayetinde bulunduktan sonra şikayetçinin vefat etmesi halinde, muris yönünden haczedilmezlik şikayetinin konusu kalmadığından, mahkemece istemin reddi gerektiği- Alacaklı tarafından takibin mirasçılara yöneltilmesi ve bu konuda muhtıra tebliğinden sonra, mirasçılar haczin kendilerine tebliğ tarihinden ya da öğrenmeleri halinde bu tarihten itibaren yasal yedi günlük sürede kendileri adına haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakları olduğu-
Alacaklı bankanın, dosya alacağını yapılan ödeme karşılığı dosya borçlularından birine temlik etmesinin, takip dosyasındaki diğer borçluları ‘’müteselsil sorumluluk esası’’ gereği borçtan kurtarmayacağı ve bu borçlular yönünden alacaklılık ve borçluluk sıfatının birleştiğinden söz edilemeyeceği- Hak sahibi alacaklı bankanın, müteselsil sorumluluk esaslarına göre, borçlulardan birine müracaat ederek hakkını almasından sonra, ödeyen kişinin, kendisi ile aynı sıfatı haiz olarak aynı sorumluluk seviyesinde bulunan diğer borçlulara müracaat edebileceği-
İİK’nun 148 ve 150/ı maddeleri uyarınca takip dayanağı ipotek belgesinin aslı yada tasdikli suretinin icra dosyasına ibraz edilmiş olmasının ‘takip şartı’ olduğu, bunun dosyaya ibraz edilmemiş olmasının, icra emrinin iptaline neden olacağı- Bu konudaki şikayetin yedi günlük şikayete tabi olduğu-