Bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde vadesi gelmeyen senede yönelik icra takibi yapılmasına ilişkin icra memur muamelesini şikayetin ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde yapılması gerektiği-
Takip konusu alacağa 3095 sayılı Yasa'nın 2. maddesinde öngörülen avans faiz oranlarının uygulanması gerekeceğinden, mahkemece, avans faiz oranına, 30 Haziran günü önceki yılın 31 Aralık günü uygulanan avans faiz oranından beş puan veya daha çok farklı olması halinde; yılın ikinci yarısında bu oranın geçerli olduğu kuralı çerçevesinde yapılacak faiz hesaplaması ile sonuca gidilmesi gerekeceği-
Borçlu şirket, takip talebinde ve icra emrinde gösterilen şirketin başka bir şirket olduğu iddiasında bulunmadığından ve Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün yazısına göre de takip talebi ve icra emrinde belirtilen ünvanda başka bir şirketin mevcut olmadığı anlaşıldığından, mahkemece, şikayetin esasına girilerek incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı ilamda dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve davacı adına tescili ve iptal tescil şartlarının oluşmasına bağlı olarak da tazminata hükmedilmesinin talep edildiği, ihtilafın gayrimenkulün aynına ilişkin bulunduğu nazara alınarak, ilamın kesinleşmeden takibe konulamayacağı-
Şikayetçi borçlu şirketin borca itirazı kabul edilerek takibin iptaline karar verildiğine ve söz konusu kararın yerine getirilmesi için kesinleşmesi şartı bulunmadığına göre icra dosyasında depo edilen ve borçluya ait olan paranın iadesinin gerekeceği-
Taşınmazı ipotekle yükümlü olarak alan kişinin takibe dahil edilmesi için ayrıca bir takip yaptıktan sonra takip dosyalarının birleştirilmesine gerek bulunmadığı-
İhtiyati haciz kararı, icra takip işlemi olmayıp, yapılacak icra takibinden veya açılacak davadan önce ya da sonra uygulanan ve HMK.'nun 389. ve izleyen maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir benzeri bir işlem olduğundan bir takip muamelesi sayılamayacağı- İcra takibinin durdurulmasının ihtiyati haczin infazına mani teşkil etmeyeceği- Menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbir kararının, davanın tarafı olmayan takip alacaklısı banka yönünden sonuç doğurmayacağı ve ona karşı hüküm ifade etmeyeceği-
Ödeme emrinin bila tebliğ edilmesi üzerine, T.K md 21/2 uyarınca yeniden çıkarılan tebligat zarfı üzerine bu hususun şerh edilmesi gerektiği-
Borçlunun, üçüncü kişilerin ve kamunun menfaatini korumak için konulmuş "amir hükümlere" aykırı olarak yapılmış işlemlerin kamu düzenine aykırı olduğu, bu işlemler için her zaman şikayet yoluna gidilebileceği-
Takip dayanağına ilişkin ilam, Medeni Kanun'un 227 ve devamı maddelerine dayalı katılma alacağı ve eşya alacağına ilişkin olup, bu nevi ilamlar konu olarak Medeni Kanun'un “Aile Hukuku” kitabında yer alsa da, tarafların şahsi ya da ailevi yapılarına ilişkin hukuki durumlarında bir değişiklik yaratmayan, sonuçları itibariyle ancak tarafların mal varlığını etkileyebilen, boşanma ilamının fer’i niteliğinde olmayıp ondan bağımsız olan edaya ilişkin ilamlar olduğundan ve bu nitelikleri itibariyle de katılma ve eşya alacağına ilişkin ilamlar ile bu ilamların feri niteliğindeki ilam vekalet ücretinin diğer edaya ilişkin ilamlar gibi, kesinleşmeden icraya konulmalarının mümkün olduğu-