Mahkemece tedbir kararı içeriğine göre takibin iptali isteminin reddi doğru ise de; tedbirden sonra başlatılan takip durdurulduğuna göre borçlunun malvarlığının haczine yönelik icra işleminin yerinde olmadığı, borçlunun hacze yönelik şikayetinin kabulü gerekeceği -
Satış bedelinin tüm icra masraflarını değil, paraya çevirme ve paylaştırma giderlerini geçmesi gerektiği hüküm altına alındığından, satış talebinden ihale tarihine kadarki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinin hesaplamada dikkate alınması gerekeceği, bu durumda, satış talebi ile ihale tarihi arasındaki yediemin ücretinin  aracın paraya çevirme giderlerine dahil olduğu kabul edilerek, artırma bedelinin hesaplanmasında dikkate alınmasının zorunlu olduğu, öte yandan  tellaliye harcı, satış talebi ile ihale tarihi arasındaki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinden olmadığından buna yönelik gider hesaplamada dikkate alınmayacağı, mahkemece satış talebi ile ihale tarihi arasındaki yediemin ücreti de dahil olmak üzere İİK'nun 115. maddesi kapsamında yapılan diğer masraflar tesbit edilerek, ihale bedelinin, aracın muhammen değerinin %50'si ile birlikte anılan masraflar toplamını karşılayıp karşılamadığının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Haczedilen menkullerin ipotek kapsamında kaldığına ve taşınmazdan ayrı haczedilemeyeceğine ilişkin şikayetin, süreye tabi olmadığı, şikayetin taşınmaz üzerinde lehine ipotek tesis edilen alacaklı veya mahcuzların mülkiyetine sahip bulunan malik tarafından icra mahkemesi ileri sürülmesi gerektiği-
Haciz ihbarnamesi gönderilen şirket ortağı, borçlu şirket yönünden üçüncü kişi sayılamayacağından, gönderilen haciz ihbarnamesinin bir hukuki sonuç doğurmayacağı ve bu hususun süresiz şikayet konusu yapılabileceği-
"İcra Dairesi'nce haciz kararı alınmadan önce belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal gösterilmesi istenir” hükmü gereğince, öncelikle İcra Dairesince bu işlemin yerine getirilmesi, 10 gün içinde mal beyanında bulunulmaması veya gösterilen malların alacağı karşılamaması halinde ise diğer mallar üzerinde haciz uygulanması talebinin yerine getirileceği-
Borçlunun, fiili haciz sırasında bizzat bulunup ödeme taahhüdü vermesiyle en geç bu tarih itibariyle usulsüz tebligata muttali olduğu kabul edileceğinden; bu tarihle şikayetin yapıldığı tarih arasındaki sürenin yedi günden fazla olması halinde yapılan şikayetin süre aşımından reddinin gerekeceği-
Üçüncü  kişi finansal kiralama şirketinin haciz işlemini öğrenmiş bulunduğu dosya kapsamıyla sabit olup; belirtilen öğrenme tarihine göre icra mahkemesine yapılan başvurunun yedi günlük süreden sonra olduğu, üçüncü kişinin icra müdürlüğüne haczin kaldırılması yönünde talepte bulunması ve icra müdürlüğünce bu konuda işlem tesis edilmesinin haczedilmezlik şikayeti bakımından yeni bir hak bahşetmeyeceği-
Alacaklı olarak takibine devam edilen alacağın aynı zamanda borçlusu olma durumunda aynı takipte borçlu sıfatını taşıyan şahsın rücu belgesine dayalı alacağının miktarı ve tahsili yargılamayı gerektirdiğinden bu belgeye dayanarak alacaklı sıfatı ile aynı  takibe devam edilemeyeceği- Borcun kısmen ödenmesinin takip dosyasını kısmen infaz etmiş sayacağı-
İhale usulsüz kesinleştirilmiş olsa bile, ihalenin kesinleşmesinden sonra tapuya tescil işlemi yapıldığında, tapunun iptali sonucunu doğurur nitelikteki tescil yazısının icra mahkemesince iptaline karar verilemeyeceğinden, somut olayda ileri sürülen iddiaların, genel hukuk mahkemesinde açılacak tapu-iptal ve tescil davalarında tartışılması gereken hususlar olmakla icra mahkemesince şikayetin reddine karar verilmesi gerektiği-
Somut olayda yabancılık unsuru yer aldığından, mahkemece, alacaklının teminat muafiyetinin bulunup bulunmadığı hususunda hükme dayanak oluşturacak nitelikte herhangi bir araştırma yapılmadığı, takip alacaklısı şikayetçinin teminattan muaf olup olmadığının Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü'nden sorularak alınacak yazı cevabına  ve oluşacak sonuca  göre karar verilmesi gerekeceği -