İhaleye ilişkin tutanaklarda ihalenin, "hangi taşınmaza ilişkin olduğu" nun ve "elektronik ortamda teklif verilip verilmediği" nin belirtilmediği , "icra dairesinin mührü" nün bulunmadığı ve İİK'nun 129/1. maddesi uyarınca taşınmazların tellal tarafından "üç defa bağırıldıktan sonra" en çok artırana ihale edildiğinin belirtilmediği anlaşıldığından ihalenin feshi gerektiği-
İİK.'nun 8. maddesi gereğince takip dosyalarından yapılan tebligat işlemlerine ilişkin tebligat evraklarının ve haciz tutanaklarının aksi sabit oluncaya kadar geçerli olacağı, SGK kayıtlarında S..'nin borçlu şirket çalışanı olduğuna ilişkin kayıt bulunmasa da, kayıt dışı çalıştırılan kişiye tebligat yapılmasını engelleyen bir düzenleme bulunmadığından tebliğ evrakını kabul eden kişinin muhatabın fiilen çalışanı olup olmadığının tespit edilmesi gerekeceği, belirtilen 4 ayrı takip dosyasında gönderilen tebligat evraklarının S.'ye tebliğ edilmiş olması, kendisine verilen talimat doğrultusunda tebligatları aldığını beyan etmesi ve şikayete konu tebligatın borçlu şirket kaşesinin basılarak kabul edilmesi dikkate alındığında S.'ın borçlu şirketin fiilen çalışanı olduğunun kabulünün gerekeceği-
İhale tutanağında satışı yapan icra müdürünün imzasının olmaması halinde geçerli bir ihale tutanağı bulunmadığından ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Üçüncü kişi dava konusu dorsenin rızası hilafına elinden çıktığını ispatlayamamış olduğundan, dorseyi teslim etmek veya hazır bulundurmak yada bulunduğu yeri bildirmekle yükümlü üçüncü kişinin,bu yükümlülüğünden imtina etmesi karşısında, ispat yükünün üçüncü kişiye ait olduğunun kabulü gerekeceği-
Borçlunun itiraz ettiğine ya da itiraz dilekçesi verdiğine dair İİK. mad. 8 anlamda bir "icra tutanağı" bulunmadığından, süresinde yapılmış itirazın varlığından bahsedilemeyeceği-
İcra ve iflâs dairelerinin tutanaklarının, hilafı sabit oluncaya kadar muteber olduğu, tutanağın içinde hukuki ilişki varsa ancak yazılı delille ispatlanabilirken, tutanaktaki maddi vakıaların her türlü delille (tanık v.s) ispatının mümkün olduğu- Borçlu tarafından yatırılan gider avansı kullanılarak ihalenin feshi isteminde bulunanın tanıklarının dinlenmesinden sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları ilgililer ve icra müdürü veya muavini veya katibi tarafından imzalanacağı, buna göre, itirazın, icra tutanağına geçirildiği tarihte yapılmış sayılacağı ve bu tutanakların aksinin ancak aynı nitelikte bir belge ile ispatlanabileceği-
Üçüncü şahsın, haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne itiraz edebileceği- İtiraz dilekçesinin tarihinin, icra müdürlüğünün bu işlemi tutanağa bağladığı tarih esas alınarak belirleneceği-Haciz ihbarnamesine süresinde itiraz edilmediğinden üçüncü şahıs tazminata mahkum edilemeyeceği- İİK.nun 89/4. maddesi koşullarında açılan tazminat davalarının, genel hükümler dairesinde incelenip sonuçlandırılacağı, bu nedenle kendisini vekil ile temsil ettiren ve davasında haklı çıkan taraf lehine avukatlık ücret tarifesi uyarınca nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekeceği-
İcra müdürlüğüne yapılan işlemlerde aslolan icra müdürlüğü kayıtları olup, bu kayıtlar aksi sabit oluncaya kadar geçerli olacağı, takipte taraf olan belediyeye ait kayıtların uyuşmazlığın çözümünde esas alınamayacağı-
İhtiyati haciz tutanağındaki beyanın müzayaka altında verildiği anlaşıldığından davacıyı bağlamayacağı-