Mahkemece, iflasın ertelenmesi talep edilen dosya kapsamına göre, ihtiyati tedbir kararıyla, davacı vekilinin İİK. mad. 89. maddesi gereği haciz ihbarnamesinin gönderilmesinin engellenmesine ilişkin talebinin maddi hukuk anlamında sonuç doğuracak tedbirler verilemeyeceğinden reddine karar verildiği, bu kararın davacı tarafça temyiz edilmediği, aynı ihtiyati tedbir kararı ile takiplerin bulunduğu aşamada durmasına ve yeni takip yapılmamasına karar verildiği, ihtiyati tedbir kararı gereğince, davacı şirket hakkındaki takipler bulunduğu aşamada durduğundan, mahkemenin mevcut hacizlerin, bloke şerhlerinin ve muhafaza tedbirlerinin kaldırılmasına karar veremeyeceği, İİK. mad. 89 gereğince, haciz, birinci haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliğinden önce icra müdürlüğünün verdiği haciz kararı ile gerçekleşeceğinden, icra müdürünün kararı aleyhine İİK. mad. 16 gereğince icra mahkemesine şikayet yoluyla başvurulabileceği gerekçesiyle, istemin reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Takip borçlusunun davacıdan alacaklı olduğunu belirten borç doğuran bir ilişkinin davalı (alacaklı) tarafından ileri sürülmesi gerekmekte olup, böyle bir ilişkiye dayanmadan soyut olarak borçlunun davacıdan alacaklı olduğu ileri sürülemeyeceği ve bu ilişkinin neye dayalı olduğu açıklanmadan davacıdan borçlu olmadığını ispat etmesinin beklenemeyeceği-
Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün İİK.nun 89/1.maddesi gereğince gönderilen birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği 01.02.2011 tarihi itibariyle hükmi şahsiyetinin bulunduğu,şikâyetçi idarenin tebliğ tarihi itibariyle tüzel kişiliğinin bulunduğu gerekçesi ile ‘davacının tüzel kişiliği bulunmadığına yönelik şikâyetin reddine' karar verileceği-
İcra takibinde üçüncü kişi durumunda olan davacının açtığı menfi tespit davasında borçlunun seçimine göre icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi veya davalı alacaklının ikametgahının bulunduğu mahkemelerin yetkili olduğu-
Mahkemece, haciz ihbarnamelerinin tebliğinin usulsüzlüğü kabul edilerek öğrenme tarihi tespit edildiğine ve tespit edilen öğrenme tarihine göre 3. kişinin süresinde bu ihbarnamelere karşı "borçlunun hiçbir hak ve alacağı bulunmadığından" bahisle itiraz ettiği anlaşıldığından, yapılan haciz işleminin tamamının iptalinin gerektiği-
Adi ortaklıkta, ortağın alacaklıları ancak ortağın tasfiye payını haczettirebileceği, alacaklı, ortaklığın malı üzerine haciz koyduramayacağı-BK. 534 (şimdi TBK m.638) maddesine göre bir ortağın alacaklıları haklarını ancak ortağın tasfiyedeki payı üzerinde kullanabileceği-Mahkemece; adi ortaklığın semerelerinden paydaşa düşecek ve muaccel olacak kısmın üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun geçici 6.maddesinin yürürlüğe girdiği 30.06.2010 tarihinden sonrasına ilişkin kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminata ilişkin ilam uyarınca, borçlu idarenin bu maddeye dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceği-
Haciz ihbarnamesi ile İİK. 89. maddesi uyarınca borçlunun 3. kişilerdeki hak ve alacakları haczedilmekte olup, 3. kişi hakkında bir takibin yapılmadığı-
İİK. 'nun 89/4. maddesine dayalı tazminat talebi haksız fiile dayandığından, takibin yapıldığı yerdeki icra mahkemesinde açılacak olan davanın haciz ihbarnamesine itirazın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl içinde açılması gerektiği-