Eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye hak ediş bedeli alacağına ilişkin itirazın iptali istemine ilişkin uyuşmazlıkta; bölge adliye mahkemesince davalı vekilinin istinaf dilekçesinde işlemiş faiz yönünden itirazının bulunmadığı gerekçesiyle bu iddiasını değerlendirmemiş ise de, davalı vekilinin istinaf dilekçesinde işlemiş faiz yönünden itirazının bulunduğu, bu faiz yönünden yapılan temyiz itirazı incelendiğinde, davalı tarafın davacı tarafa bakiye iş bedeli alacağı yönünden ihtarname gönderdiği ve davalı tarafın temerrüde düşmüş olduğu, asıl alacağa işlemiş faiz yönünden hesaplama yapılırken davalının temerrüde düştüğü tarih ile takip tarihi arasında hesaplama yapılması gerekirken, temerrüde düşürülme tarihi dikkate alınmadan hüküm verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Mahkemece “taraflar arasında daha önce görülüp sonuçlandırılan ilamda da davanın dayanağı olan faturanın inceleme konusu yapıldığı, bu faturanın davalının ticari defterinde kayıtlı olmadığının anlaşıldığı, davacının bu fiyat farkı faturasına dayanarak sonra kesilen düşük birimli faturaların belirlenen önceki birim fiyatlarının kabul edilmiş olması nedeniyle bütün iş için uygulanamayacağı, taraflar arasındaki ticari ilişkide davacı firmanın bu fiyat farkına ilişkin olarak düzenlenen fatura nedeniyle bir alacak talep edemeyeceğinin belirlendiği, aynı olaya ilişkin olarak açılan davada kesinleşen hüküm uyarınca davacının düzenlenen bu fiyat farkı faturası nedeniyle talep edebileceği herhangi bir alacağının bulunmadığı” gerekçesiyle “davanın reddine” karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Sözleşmenin her iki tarafının da tacir olduğu; yapılan kira ödemelerinin her iki tarafın ticari defterlerinde yer alması gerektiği- Davalı delil olarak tarafların ticari defterlerine dayandığına göre mahkemece icra takibine konu edilen aylar kirasının ödenip ödenmediğinin belirlenmesi yönünden konusunun uzmanı bilirkişi marifeti ile her iki tarafın ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali davası devam ederken takip konusu borcun ödenmesi sonucu ya da davanın açılmasından sonra takibe itirazdan vazgeçilmesi nedeniyle takibin kesinleşmesi sonucu davanın konusuz kalması (ve alacağın likit olması) koşuluyla mahkemenin yargılamayı sürdürerek davanın açıldığı tarihte hangi tarafın haksız olduğunu belirledikten sonra haksızlığı belirlenen taraf aleyhine % 40 (şimdi; %20) tazminata (ve yargılama giderlerine) hükmetmesi gerekeceği–

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.