İçerik Akışı

İşten Çıkarılanın Eski Şirketi Hakkında Sosyal Medyadaki Beyanları- İfade Özgürlüğü-

Davalının, çalıştığı eski şirket hakkında hakkında sarf ettiği hoşa gitmeyen, sarsıcı hatta rahatsız edici, icapsız, kaba ve kişisel değer yargısı niteliğindeki ifadeler nedeniyle, davacı şirket lehine manevi tazminata hükmedilemeyeceği, ifade özgürlüğüne yönelik sınırlamaların her halde dar yorumlanması gerektiği-

Karşılıksız Çek

Suça konu çekin "ödeme yasağı" nedeni ile bankaya ibrazında ödeme yapılmadığı, muhattap banka tarafından çek arkasına vurulan kaşe ile anlaşıldığından, suçun yasal unsurlarının oluşmadığı-

Karşılıksız Çek

Her çek yaprağının ayrı bir suç oluşturacağı ve bu nedenle sanık hakkında her bir çek için ayrı ayrı çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı uygulanması gerektiği- Sanık hakkında iki ayrı çekten dolayı mahkumiyet hükmü kurulduğu halde çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının hangi çekle ilgili olarak verildiğinin gösterilmemesinin hatalı olduğu- Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının bulunması halinde, bu yasağın devamına, bulunmaması halinde ise çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına hükmedilmesi gerekirken hem daha önce verilen yasakların devamına hem de sanığın çek düzenleme ve çek hesabı açmaktan yasaklanmasına karar verilmesinin hatalı olduğu- Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının yargılama sırasında mahkeme tarafından re'sen koruma tedbiri olarak uygulanması gerektiği, hükümle birlikte bu tedbire hükmedilmesi halinde ise güvenlik tedbiri niteliğinde olması nedeniyle aleyhe istinaf olmasa bile sanık lehine kazanılmış hak oluşturmayacağı-

Kişilik Haklarına Saldırı- Tazminat İstemi- Matufiyet Unsuru-

Hukuka aykırı eylemde bulunan kişi mağdurun ismini açıkça belirtmemiş veya isnat ettiği fiili üstü kapalı bir biçimde geçiştirmişse, isnadın mahiyetinde ve mağdurun şahsına matufiyetinde tereddüt edilmeyecek derecede karineler varsa, hem isim zikredilmiş, hem de hakaret vaki olmuş sayılacağı- Davalının sosyal paylaşım ağı Twitter hesabı üzerinden yazdığı ifadelerinde; davacı isminin ve sıfatının belirtilmediği, ortalama bir kişinin davalının sözlerinin muhatabının davacı olduğunu anlayamayacağı görüldüğünden, internet yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkin davanın, matufiyet unsuru gerçekleşmediğinden reddine karar verilmesi gerektiği-

Vekalet Ücreti Sözleşmesinin Üçüncü Kişileri Bağlayıcı Nitelikte Olmadığı-

Davacı beraat ettiği ve haksız olarak kendisine karşı açılmış olduğunu iddia ettiği ceza davasında kendisini vekil ile temsil ettirmiş ve buna ilişkin vekili ile arasında ücret sözleşmesi imzalanmış ise de, sözleşme taraf olan yanları bağlayıp üçüncü kişileri bağlayıcı nitelikte olmadığından, sözleşmeden kaynaklanan vekalet ücretinden davalı taraf sorumlu tutulamayacağı ve maddi tazminat olarak sözleşmeden kaynaklı vekalet ücreti miktarına hükmedilemeyeceği-

Yedieminlik Ücreti Alacağı-

Yedieminlik ücreti alacağı saklama sözleşmesi kapsamında olup, bu konudaki uyuşmazlığın genel mahkemede çözülmesi gerektiği-

Tüketicinin Seçimlik Hakları-

Malın ayıplı olması durumda, tüketicinin seçimlik haklarının 6502 s. Yasanın 11. maddesinde düzenlendiği- Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahip olduğu ve satıcının, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlü olduğu- Tüketicinin de bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmesi gerektiği- Mahkemece, araca ait kasko ve zorunlu trafik sigorta dosyaları, servis kayıtları getirtilerek, araç üzerinde konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi heyetine inceleme yaptırarak araçtaki ayıbın gizli veya açık ayıp olup olmadığı ve bu mevcut bulguların üretim hatasından mı yoksa kullanım hatasından mı kaynaklandığının kesin olarak belirlenerek, ayıbın süresinde ihbar edilip edilmediği değerlendirilerek, davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi hakkını kullanmasının iyiniyet kuralları, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olup olmayacağı, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirim uygulanmasının gerekip gerekmediği değerlendirilerek hüküm tesisi gerekirken, "aracın aynı vasıf ve nitelikle yenisi ile değiştirilmesine" karar verilmesinin hatalı olduğu-

Avukatlık Kanunu mad. 165

Avukatın ücretinden vekil edenin hasmının sorumlu olabilmesi için, avukatın takip ettiği davanın taraflarının aralarındaki ihtilafı sulh yolu ile ve her şekilde olursa olsun anlaşarak sonuçlandırmaları ve takipsiz bırakmaları gerektiği-  Sulh anlaşmasının duruşmada olması veya yazılı bir metne dayanması gerekmediği, olayların gelişiminden böyle bir sonucun olduğunun anlaşılmasının da yeterli olduğu- Davacının vekil edeni davalı ile vekil edenin hasmının anlaşarak uyuşmazlığı sona erdirdikleri, davacı avukatın azlinin haksızlığı ile vekalet ücretine hak kazandığı anlaşıldığından, Avukatlık Kanunu mad. 165 gereği, davacının hakettiği vekalet ücreti alacağından davalılardan AŞ'in de müteselsilen sorumlu olduğu-

Namı-ı Müstear Kavramı-

Adını herhangi bir nedenle gizli tutmak isteyen bir kişinin, sözleşmeyi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasına  "nam-ı müstear" dendiği ve bu tür işlemlerin İİK. mad. 277 vd. uyarınca iptalinin istenebileceği- Mahkemenin "borçlu ile üçüncü kişi arasında bir tasarruf bulunmaması sebebi ile davayı reddetmesi isabetsizse de, tasarruf borcun doğumundan önce yapıldığından tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmesi gerektiği- Davanın, "dava koşulu yokluğu"ndan reddedilmesi halinde, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-

(Taşınmazın Tahliyesi Sırasında) Haksız Fiil Nedeniyle Tazminat İstemi-

Taşınmazı tahliye eden davalıların taşınmaza kasten zarar vermesi hukuka aykırı olmakla birlikte, kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığından, taşınmaz maliki lehine manevi tazminata hükmedilemeyeceği-