İçerik Akışı

Kiralananın kullanımından doğan eskime ve bozulmalardan sorumluluk-

Bozmaya uyulmakla, bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğacağı- Kiracının, sözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmadığı, kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumlu olduğu- Uyuşmazlığın sözleşme hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerektiğinden, gerekirse taşınmazda keşif yapılarak dava konusu kiralanan bakımından davacı ve davalı tarafından ayrı ayrı yakın tarihlerde yapılan tespitler ve elde edilen bulgular, sözleşmede belirtilen demirbaş eşya beyanı, delil olarak sunulan tutanak içeriği ve tanık ifadeleri her birlikte değerlendirilerek, davacının kiralananda var olduğunu bildirdiği eşyalar ile demirbaş eşya listesinin karşılaştırılması, elektrik tesisatına ilişkin hasar yönünden gerekirse binanın inşaat projesinin getirtilerek elektrik tesisatına ilişkin inceleme de yapılarak, tereddüte mahal vermeyecek şekilde hor kullanımdan kaynaklı hasar ve zarar miktarının belirlenmesi, belirlenen hor kullanıma ilişkin hasar miktarları yönünden meydana gelen selin etkisi olup olmadığı üzerinde de durularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-

Mirasbırakanın diğer mirasçılardan mal kaçırma amacıyla temlik yapıp yapmadığı-

Mirasbırakanın mal kaçırma amacı olsa idi tüm malvarlığını devredebilecekken bunu yapmadığı, kendisinden mal kaçıracağı kişiye taşınmaz bağışlamasının da hayatın olağan akışına aykırı olduğu, mirasbırakanın anılan temliki yaparken gerçek irade ve amacının mirasçılardan mal kaçırma olmadığından davanın reddinin gerektiği-

Vekalet ücretine dayalı icra takibinde icra vekalet ücreti-

Yargılama gideri olarak hükmolunan avukatlık ücretinin taraf lehine hükmedileceği, ödenmeyen avukatlık ücretinin ancak asil adına takibe konulabileceği, icra takibinin vekil vasıtasıyla yapılması nedeniyle, İİK. mad. 138 maddesi uyarınca, avukatlık ücreti hesaplanacağından, icra takibinde icra vekalet ücreti istenmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, vekalet ücretinin tahsili için vekil vasıtasıyla yapılan icra takibinde icra vekalet ücreti verilmeyeceğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmadığı-

Aile konutu şerhi bulunan taşınmazın eş tarafından devri- Tapu kaydının iptali- Görevli mahkeme-

Davalı eşin aile konutu şerhi bulunan taşınmazı diğer davalıya devrettiğini, yine evlilik birliği içinde alınan taşınmazı mal kaçırma amacıyla diğer davalıya devrettiğini belirterek, anılan taşınmazların tapu kaydının iptali ile davalı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi isteminde bulunduğu davada; gerek dava dilekçesi, gerekse mahkemenin kabul biçimine göre davanın, Türk Borçlar Kanunu'nda yer alan genel muvazaa hukuksal nedenine dayandığı ve bu davanın genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği-

İcranın geri bırakılması- Mehil vesikası- Ek süre-

Mehil vesikasında tanınan 60 günlük süre dolmadan ek süre talep edilmesi gerektiğinin vurgulandığı ancak sanığın (borçlu vekili sıfatıyla) sürenin son günü istirahat raporu sunduğu ve ek süre talebinde bulunduğu, sanığın mehil vesikasının düzenlendiği 04/11/2011 tarihinden raporlu olduğu 02.01.2012 tarihine kadar ki sürede mehil vesikasını Yargıtay’a göndermesinin mümkün olduğu, ayrıca mehil vesikasının alt kısmında 12.01.2012 tarihinde belge aslının katip tarafından teslim alındığının yazıldığı göz önüne alındığında suçun tüm yasal unsurları ile sübut bulduğunun anlaşılması karşısında; sanığın görevi ihmal suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği-

İhalenin feshi ve farkının tahsili-

Borçlunun iki ihale bedeli arasındaki farktan sorumlu olduğuna ilişkin aynı satış dosyası ve aynı taraflar yönünden verilmiş kesin hüküm bulunduğu dikkate alınarak, şikayetçi hissedarların iki ihale bedeli arasındaki farkın faizi ile birlikte hesaplanması istemini reddeden müdürlük kararına yönelik şikayetin kabulüne karar verilmesi gerektiği-

İşçinin özen ve sadakat borcu-

Davalı işçinin istifa dilekçesini vermesinden bir gün önce davacının işyerine ait sırları ihtiva ettiğinin ileri sürdüğü, stratejik plan başlıklı dökümanları kendi kişisel elektronik postasına gönderdiği, işyerine ait bilgileri koruma, sır saklama, işçinin işverene karşı sadakat yükümlülüğü kapsamında olup buna aykırı davranışa ilişkin cezai şartın karşılıklı düzenlenemeyeceği, istifa etmeden bir gün önce çeşitli dökümanları kişisel hesabına gönderen işçinin en baştan uymayı taahhüt ettiği bilgi koruma kurallarına aykırı hareket ettiği-

Menfi tespit davası- İspat yükü- Borçlunun kabulü-

İlamsız icra takibine dayalı menfi tespit davasında, "takip ve dava konusu belgenin senet mahiyetinde olmadığını, senette alacaklı ve borçlu sıfatının birleşmiş olması nedeniyle kambiyo senedi mahiyetinin kalmadığını, bu belgenin ayrıca yazılı delil başlangıcı da sayılamayacağını" iddia eden davacı-borçlunun bir dilekçesinde "borçlu olduğunu kabul ederek, ödemelerinden ve mal iadelerinden sonra... TL borcu kaldığını" bildirdiği görüldüğünden, ilamsız icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ispat yükü alacaklıda olmasına rağmen, borçlu davacının ispat yükünü üzerine aldığı, ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda davacının davalıya .... TL borcu bulunduğunun bilirkişi raporu ile sabit olduğu, ancak davacının daha düşük miktarda borcu olduğunu kabul ettiğinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu-

Paylı taşınmaz- Meskeniyet şikayeti-

Paylı taşınmazlarda, her paydaşın (borçlunun) meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı olduğu, iddianın, haczedilmezlik şikayetinde bulunan borçlunun (paydaşın) sosyal durumuna göre inceleme yapılıp paya isabet eden değerden, haline uygun bir mesken edinip edinemeyeceği araştırılarak sonuca gidilmesi gerektiği-

Taleple bağlılık- Belirsiz alacak davası- Kısmi dava- Haksız eylemden kaynaklanan tazminat- 2 yıllık zamanaşımı süresinin başlangıcı- Islah- Zamanaşımı def’i-

Davacı, talep konusunun sadece bir kısmı hakkında hüküm elde etmek üzere bir dava açtığında mahkeme, davacının hakkının aslında daha fazla olduğunu tespit etse bile, taleple bağlılık kuralı gereği davada talep sonucu olarak gösterilen miktarı aşacak şekilde karar veremeyeceği- Dava dilekçesinde "fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ... şimdilik ... TL maddi tazminatın... davalıdan tahsiline karar verilmesini" talep eden davacının davasını "belirsiz alacak davası" olarak açtığının kabul edilemeyeceği, bu haliyle davanın, "kısmi dava" niteliğinde olduğu- Davacının zararı haksız eylemden kaynaklandığından 2 yıllık zamanaşımı süresinin, haksız eyleme (hacze) konu aracın davacıya teslim edildiği tarihte başlatılması gerektiği- Islah dilekçesinin verildiği tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolmuş olduğundan  ve davalı ıslaha karşı süresinde zamanaşımı def’inde bulunduğundan, ıslahla istenilen miktarın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği-