6762 Sayılı TTK.'nun 726.maddesinde çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay iken 6273 Sayılı Kanunun 7. maddesiyle bu süre üç yıla çıkarılmış olduğu, çeklerin ibraz süresinin sona erdiği tarihler itibarıyla çeklerin 6 aylık zamanaşımı süresine tabi olacağı, ancak açılan menfi tespit davası ile zamanaşımı kesildiğinden zamanaşımının gerçekleşmemiş olduğunun kabulünün gerekeceği-
Kiralananın anahtarları, yöntemine uygun şekilde hukuken kiralayana teslim edilene kadar, kiralanan kiracının tasarrufunda bulunduğundan, kiracı teslim tarihine kadar olan kira paralarından sorumlu olması gerekeceği-
Senette yer alan imzanın borçluya ait olduğunun ispat külfetinin senedi elinde bulundurup takibe girişen ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya düşeceği, ''imzanın borçluya ait olup olmadığının'' tespit edilemediği durumlarda, imzanın borçluya ait olduğunun anlaşılması koşulunun gerçekleşmeyeceği-
Üçüncü kişinin, çekin ibrazıyla ihtiyati tedbir kararını öğrenerek kanunda öngörülen 7 günlük itiraz süresi geçtikten sonra ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep ettiği, bu nedenle süre yönünden talebin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Menfi tespit davasında, kira sözleşmesinin özel 21. maddesinde sözleşmeden kaynaklanan vergilerden kiracının sorumlu olduğunun belirtilmesi KDV’nin kiracı tarafından ödeneceğine ilişkin olup bu düzenleme kira parasına KDV’nin eklenerek kiralayana ödeneceği anlamına gelmeyeceğinden, sözleşmede KDV’nin ayrıca ödeneceğine dair bir düzenleme yer almadığından kira parası içinde KDV'nin bulunduğunun, davacının bunun dışında ayrıca bir KDV ödemesinin gerekmediğinin kabulünün gerekeceği-
İİK'nun 264.maddesine göre, ihtiyati haciz ile icra takibi ayrı ayrı düzenlemeler olup, ayrı ayrı hukuki sonuçlar doğuracak olup alacaklının aldığı ihtiyati haciz kararına istinaden ihtiyati haciz talebinde bulunması, genel anlamda bir takip işlemi olmayıp, niteliği itibariyle tedbir vasfında bulunduğundan takibin durmuş olması ihtiyati haczin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği-
İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında icra takibinin durdurulmasına karar verilemeyeceği-
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 168/5. maddesi kapsamında zamanaşımı itirazı olup bu itiraz İİK'nun 169. ve sonraki maddelerine göre yapılıp inceleneceğinden, mahkemece, zamanaşımı itirazının İİK.nun 169/a maddesi kapsamında olduğu gözetilerek aynı maddenin beşinci fıkrası gereğince takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekeceği-
Temsil durumuna ilişkin ortaklar kurulu kararının sahteliği iddiası, genel mahkemelerde açılacak bir menfi tespit davasında ileri sürülebilecek olup yargılamayı gerektirdiğinden dar yetkili icra hukuk mahkemesinde değerlendirme konusu yapılmaması gerekeceği-
Takibe konu senetteki imzaların ve yazıların davacı eli ürünü olmaması nedeniyle, davacı aleyhine yapılan icra takibinin haksız olduğunun kabulünün gerekeceği-