Mahkemece, lehine ipotek şerhi olan bankadan ipoteğin mahiyeti, verilme nedeni sorularak ve tapudan ipotek akit tablosu getirtilerek zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği tespit edilerek, zorunlu ipotek olduğunun anlaşılması ya da zorunlu ipotek olmadığı halde haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödendiğinin tespit edilmesi halinde, borçlunun bakmakla yükümlü olduğu kişilerin nüfus kayıtları, bu kişilerin borçlu ile birlikte yaşayıp yaşamadıkları, geçimlerini nasıl temin ettikleri ve sosyo-ekonomik durumlarının tespitine yönelik zabıta araştırması sonucu da nazara alınmak suretiyle bilirkişiden ek rapor alınarak değer belirlendikten sonra, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına; şayet borçlunun haline münasip evi alabileceği miktar mahcuzun değerinden fazla ise haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
İcra memurunun haczi talep edilen mal veya hakların haczinin caiz olup olmadığını değerlendirip, talebin kabulüne veya reddine karar vereceği-
Satış işlemleri "Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"in Resmi Gazete'de yayımlanma tarihinden önce başlatılmış ise, talep tarihinde aktif olarak faaliyet gösterme şartı aranmaksızın ruhsat devrinin gerçekleştirilebileceği ve haciz tarihi itibarı ile de değişiklik öncesi mevcut bulunan yönetmelikte aktif olarak faaliyet gösterme şartı aranmadığı hususları gözetildiğinde özel hastane ruhsatnamesinin haczinin mümkün olduğu-
Belediyenin hacze konu banka hesabının havuz hesabı niteliğinde olması halinde, borçlu belediyenin haczedilmezlik hakkından açıkça feragat etmiş olacağı- Belediye Kanununda 6552 sayılı Yasa ile yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılan icra takiplerinde uygulanabileceği ve bu tarihten sonra icra müdürlüğünce borçlu belediyeye -5393 s. Belediye Kanunu mad. 15/son uyarınca- borca yetecek mal göstermesi için muhtıra tebliğ edilmeden, "doğrudan" haciz konulmasının usulsüz olduğu-
Bir davada uygulanması gereken kanun maddesi iptal edilmiş ise, eldeki davada artık uygulanmayacağı- Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirlerinin haczedilemeyeceği hükmü gözetilmek suretiyle belediye mallarının haczinin mümkün olduğu ve icra müdürlüğünün borçlunun gösterdiği mallar dışında kalan alacaklının talep ettiği diğer mallar üzerine de haciz uygulamak zorunda olduğu- Haciz konulan paraların niteliği gereği haczinin kabil olup olmadığının veya kamu hizmetinde fiilen kullanılıp kullanılmadığının, haciz konulan banka hesapları üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
HMK'nun 20. madde hükmünün kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle kararın borçlu tarafından temyiz edilmesi halinde de, aleyhe bozma ilkesinin nazara alınamayacağı-
Bilirkişi tarafından borçlunun zorunlu ikametgah ihtiyacını karşılayacak miktarın belirlenmesi gerekeceği, borçlunun haline münasip ev değeri belirlenirken aynı semtte oturması gerekli olmayıp daha mütevazi başka bir semtte ve daha mütevazi bir evde oturması mümkün olduğu değerlendirilerek tespit yapılması gerekeceği- Borçlunun zorunlu ikametgah ihtiyacını karşılayacak bedel belirlendikten sonra taşınmazın bu bedelden aşağı olmamak üzere satılmasına karar verilip, kalan kısmın davalı alacaklıya verilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, zirai kredi, esnaf kredisi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekeceği- Zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesinin bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklandığı- Borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipoteklerin meskeniyet iddiasında bulunulmasını engelleyeceği-
İcra hukukunda asıl olanın alacaklıyı alacağına kavuşturmak olduğu da gözönünde bulundurularak, yerin değerinin belirlenen özelliklerine göre tespitiyle, borçlunun hacizli taşınmazın bulunduğu mahale göre daha mütevazi bir yerde, haline münasip evi alabileceği değerin usulünce tespitinden sonra, bu değerin haline münasip ev değerinden az olması halinde haczin kaldırılmasına, fazla olması halinde ise, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine ödenmesine, kalan miktardan borcun karşılanmasına, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, öncelikle tapudan taşınmazın ipotek akit tablosu getirtilerek ipoteğin mahiyeti ve veriliş nedeni araştırılıp zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediğinin ipotek alacaklısından sorulup tespit edilmesi zorunlu ipotek olduğunun anlaşılması ya da zorunlu ipotek olmadığı halde haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödendiğinin tespiti halinde borçlunun sosyo ekonomik durumu da dikkate alınarak haline uygun ev alabileceği değerin tespit edilmesi, haline münasip ev değeri mahcuz değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun hale uygun ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın hak sahibine ödenmesine, satışın hale münasip ev değerinden az olmamak üzere yapılmasına; borçlunun haline münasip evi alabileceği miktar mahcuzun değerinden fazla ise haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-