8. HD. 01.03.2016 T. E: 2015/301, K: 3649-
6552 sayılı Belediye Kanunu'nun 123. maddesi ile 5393 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 8. maddede “15'inci maddenin son fıkrası hükümlerinin, devam eden her türlü icra takipleri hakkında da uygulanacağı, bu maddenin yürürlük tarihinden önce yapılmış icra takipleri gereğince konulan tüm hacizler, söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” hükmü ise Anayasa Mahkemesi’nin 17/6/2015 tarihli ve E.: 2014/194, K.: 2015/55 sayılı Kararı ile iptal edilerek yürürlükten kaldırıldığı, bu durumda Geçici 8. maddenin iptal edilmesi ile 6552 sayılı Yasa hükümlerinin sadece Yasa'nın yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılan icra takiplerinde uygulanabileceğinin kabulü gerekeceği-
8. HD. 01.03.2016 T. E: 2015/5198, K: 3644-
Şikayete konu taşınmaza haciz konulduğu, alacaklının satış talebinde bulunduğu, şikayet tarihi itibariyle haczin düşmüş olduğu, bu durumda borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunmasında korunmaya değer bir hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra Mahkemesi'nce bozma ilamına uyulmasına rağmen, İSKİ mallarının 2560 sayılı Yasa'nın 27. maddesi, 1580 sayılı Yasa'nın 19/7. maddesi ve İİK'nun 82. maddesi kapsamında haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesi, bu hususta bankalardaki hesapların niteliği denetlenmeden, eksik inceleme ile karar verilmesinin doğru olmadığı, mahkeme gerekçesinde yer verilen dosyadaki hacizlerin kalkmış olmasının da haczedilmezlik şikayetinin esasının incelemesine engel olmadığı-
Üçüncü kişi icra mahkemesine başvurusunda; "icra dosyasında haciz konulan taşınmaza ilişkin olarak borçlu ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, haczin kaldırılmasını ve bu sözleşmeye göre borçluya düşecek bağımsız bölümler üzerine haciz konulmasını" istemişse de, şikayete konu icra takibinde, şikayetçinin taraf sıfatı bulunmadığı gibi, anılan kişinin, şikayet konusu taşınmazın maliki de olmadığı anlaşıldığından şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiği-
Takip dayanağı ilamın içeriğinden de alacaklının su işlerinde çalışmasından kaynaklı alacağı olduğu anlaşılmakta olup, 71. nolu komisyon kararı gereğince sulama işleriyle ilgili alacak ve borçlar, Mersin Büyük Şehir Belediyesi ve bağlı kuruluşu olan MESKİ'ye devredildiği, 132. nolu karara göre; hizmet ve faaliyet nereye devrediliyorsa o hizmetle ilgili hak, alacak ve borçlar, icra ve haciz dosyalarının da devredilmiş sayılacağı, sonuç olarak borçtan Mersin Büyük Şehir Belediyesi'nin sorumlu olduğu anlaşılmakta olup şikayete konu memur işleminin hukuka uygun olduğu-
Borçlunun aynı binada veya başka yerlerde evlerinin olmasının, meskeniyet şikayetinin dinlenilmesine mani olmadığı, birden fazla evi hacizli olan borçlunun, istediği ev için meskeniyet şikayetinde bulunabileceği, ancak bu tercihini makul bir sebep olmadan değiştiremeyeceği-
Taşınmazın, borçlunun borcu nedeniyle haczedilebilmesi için haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı olmasının zorunlu olduğu- Şikayetçi üçüncü kişinin, mahcuz taşınmazın kendisine ait olduğundan bahisle haczin kaldırılmasını talep etmesinde hukuki yararı olduğundan, her zaman şikayet hakkı bulunduğu, ancak, haciz tarihinde, taşınmazın borçlu adına kayıtlı olduğu tapu kaydından anlaşıldığından ve mahkeme kararında haczin kaldırılması yönünde bir hüküm de olmadığından, şikayetçinin, icra mahkemesine başvurarak haczin kaldırılmasını talep edemeyeceği-
Meskeniyet şikayetinde bulunulabilmesi için, borçlunun adına kayıtlı meskende bizzat oturması şart olmadığı gibi, burayı kiraya vermesinin de bu talepte bulunmasına engel olmadığı, ayrıca borçlunun birden çok taşınmazı olması halinde de, bunlardan biri hakkında meskeniyet şikâyetinde bulunabileceği-