İcra Müdürünün haciz uyguladığı tarihte taşınmaz borçlu adına kayıtlı olup, o tarihte, satış vaadi şerhinin tapuda kayıtlı olmasının haczin konulmasına engel olmadığı- Taşınmazın mülkiyetinin kazanıldığı ve mülkiyet hakkına dayanılarak haczin kaldırılmasına ilişkin talebin icra mahkemesince incelenemeyeceği- İcra müdürlüğünce usulüne uygun konulan haciz artık genel mahkemeden alınacak bir kararla kaldırılabileceği-
Harçtan muaf olan davalı/alacaklı Defterdarlk Muhakemat Müdürlüğü'ne ilk derece yargılaması yönünden karar-ilam harcı yükletilmesi hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerektiği-
Karar-ilam harcı harçtan muaf olmamak koşulu ile davayı kaybeden tarafa yükletilmesi gereken bir harç türü olup, diğer yargılama giderlerine katılarak kabul/redde göre oranlanamayacağı- Davanın kabulü yada kısmen kabulü halinde davacıya harç yükletilemeyeceği-
İcra mahkemesinde görülen borca itirazın borçlunun mirasçılarının haklarını etkileyecek nitelikte ve miras yoluyla intikali mümkün bir malvarlığına ilişkin hakkın kapsamı içerisinde olması dikkate alındığında, borçlunun kararın istinaf edilmesinden sonra ancak istinaf incelemesi yapılmasından önce vefatı üzerine HMK m. 55'de belirtildiği üzere borçlunun mirasçılarına tebligat yapılıp taraf teşkili sağlanmaksızın esas hakkında karar verilemeyeceği-
İlk Derece Mahkemesince davacının harçtan muaf olan İzmir Defterdarlığı olup, davanın harçsız açıldığı gözden kaçırılarak "Davacı harçtan muaf olduğundan harca hükmedilmesine yer olmadığına," şeklinde karar verilmesi gerekirken, "Hüküm tarihinde harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına" şeklinde, olmayan harcın mahsubuna karar verilmesi, Bölge Adliye Mahkemesince kararı istinaf eden davacı İzmir Defterdarlığı'nın harçtan muaf olduğu gözden kaçırılarak davacıya harç yükletilmesi hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği-
Karar-ilam harcının harçtan muaf olmamak koşulu ile davayı kaybeden tarafa yükletilmesi gereken bir harç türü olup, diğer yargılama giderlerine katılarak kabul/redde göre oranlanamayacağı- Davanın kısmen kabulü halinde dahi davacıya harç yükletilemeyeceği- Davalı SGK harçtan muaf olduğundan istinaf karar harcına hükmedilmesine yer olmadığı-
Hangi davacının sorumlu olduğu açıklanmadan "davacıdan" denilerek, taraf yerine, vekiller lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesince bu hususların gözden kaçırılması hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerektiği-
Bölge Adliye Mahkemesince yapılacak işin, asıl dava açısından ................ TL'nın asıl alacak mı, yoksa toplam alacak mı olduğunu açıkça belirlemek, işlemiş faizin kaç TL. olduğunu hükümde belirtilerek, takibin hangi kalem alacakta, kaç TL üzerinden devam edeceğini hiçbir şüphe ve tereddüde yol açmayacak şekilde hüküm altına almak olduğu-
İlk Derece Mahkemesince, asıl ve birleşen davalar hakkında HMK’nın 297. maddesine uygun şekilde ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, ............. E. sayılı birleşen dosya hakkında hüküm kurulmamasının hatalı olduğu-
İhtiyati haciz kararı genel mahkemede görülen dava sırasında ara karar ile verilmiş olup, gerçekte ihtiyati tedbir niteliğinde bir karar olduğundan, kararın infazına ilişkin şikayetleri inceleme görevinin ihtiyati haciz kararını veren asliye hukuk mahkemesine ait olduğu-