Alınan mal bedeli için verilen ipoteğin, “ana para ipoteği” olduğu-
İpotek akit tablosunda «alacağa % 220 faiz uygulanacağı»nın öngörülmüş olması halinde, «tahsil tarihine kadar bu oranda faiz tahakkuk ettirileceği» belirtilmemiş olduğundan, sözü edilen bu akdi faizin borçlunun temerrüt tarihine kadar uygulanması ve temerrüt tarihinden sonra ise, 3095 sayılı Kanun hükümleri uyarınca faiz hesaplaması gerekeceği—
Borçlunun icra emrine itirazı üzerine, takipten önce yapılan bir ödeme bulunup bulunmadığını ve varsa Borçlar Kanununun 84/2. maddesi de gözönünde bulundurularak ve ayrıca ipotek akdinde öngörülen temerrüt faizi oranının ne olduğu da araştırılarak, bilirkişiden bu konuda rapor alınarak borç miktarının saptanması gerekeceği-
Toplu rehin konusu taşınmazlardan herbirinin rehinli borcunun ne kadarının karşılayacağının taraflarca kararlaştırılmamış olması halinde, icra müdürlüğünce -MK. 873, 889 ve Tapu Sicili Tüz. 95/1 uyarınca- taşınmazların kıymetleri ile orantılı olarak temin ettikleri ipotek miktarının belirlenerek, taşınmazların satışa çıkarılması gerekeceği—
Alınan mal (ve/veya çek) karşılığı kurulan ipoteğin «kesin ipotek» niteliğini taşıdığı—
İpoteğin «bir yıl (altı ay) müddetle (vâde ile) faizsiz» olarak kurulmuş olması halinde, alacaklının belirtilen bir yıllık süre geçtikten sonra «temerrüt faizi» talep edebileceği—
Birden fazla taşınmaz üzerinde «rehin yükü bölünmeden» alacağın tümü için ipotek kurulabileceği, bu durumda taşınmazların her birinin alacağın belirli bir payı için kısıtlanmış olacağı—
Doğmuş konut kredisi borcu için kurulmuş ipoteğin «kesin ipotek» (karz ipoteği) sayılacağı—
Borçluya önceden ihtara gerek bulunmadan, borçlu hakkında ana para ipoteğine dayalı olarak takip yapılabileceği-