Cinsiyet değişikliğine izin verilmesi istemine ilişkin davada "talep halinde dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine" dair verilen karar temyiz edilmediğinden kesinleşmiş olup davacı tarafından HMK. mad. 20 uyarınca (kararın kesinleştiği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde) dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği-
5411 sayılı Bankacılık Kanununun 142. maddesindeki düzenlemede yer alan "Fon, Fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarına asliye ticaret mahkemesi tarafından bakılacağı ve o yerde birden fazla asliye ticaret mahkemesi bulunması halinde, bu davaların (1) ve (2) numaralı asliye ticaret mahkemesinde görüleceği" hükmü, iş bölümü veya iş dağılımı kuralı olmayıp HMK anlamında "görev" düzenlemesi niteliğinde olduğu- Dava dilekçesinin görev yönünden reddine dair kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan HMK'nin 20. maddesinde gösterildiği şekilde bir gönderme talebinin mevcut olmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği-
İhalenin feshine ilişkin şikayet, görevsiz veya yetkisiz icra mahkemesi veya mahkemeye yapılırsa, icra mahkemesince veya mahkemece evrak üzerinde inceleme yapılarak başvuru tarihinden itibaren en geç on gün içinde görevsizlik veya yetkisizlik kararı verileceği, bu kararların kesin olduğu- Mahkemece, dava dosyasının yasal sürede yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmediği göz önünde bulundurularak, kamu düzeni ile ilgili olan HMK'nun 20. maddesi uyarınca re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği-
Görevsizlik kararı verildikten sonra müdahil davacılar vekili tarafından kanun yoluna başvurulduğu, bu başvurunun reddi kararının 18.7.2012 tarihinde tebliğ edildiği, ancak yasada öngörülen hak düşürücü süre geçtikten sonra 21.12.2012 tarihinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için müracaat edildiği, hal böyle olunca, mahkemece 6100 sayılı HMK'nun 20. maddesi (1086 sayılı HUMK.'nun 193. maddesi) dikkate alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Genel yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri mahkemesi olduğu (HMK. mad. 6.)- Sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu (HMK. mad. 10)- Tüketici davalarının tüketicinin ikametgahı mahkemesinde de açılabileceği (6502 s. K. mad. 73/5)- Davacının seçimine göre, tüketici davalarının hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabileceği- Tüketicinin, seçimlik haklarından hiçbirisini kullanmayarak başka bir yerde dava açması ve davalı cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunarak kendi yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğunu ileri sürmesine karşın, mahkemece, davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu kabul edilerek "davacı tüketicinin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğuna" karar verilemeyeceği; "davalının usulüne uygun yetki itirazında belirttiği mahkemelerinin yetkili olduğuna" kararı verilmesi gerektiği-
Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi halinde, taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise bu tarihten, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekeceği, aksi takdirde, bu mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği, aynı kuralın takip hukukunda da geçerli olduğu-
Davacı tarafından davalı şirket tarafından sözleşmenin haksız yere feshedilmesi nedeniyle ödenmeyen ücretlerinin tahsilini için itirazın iptali istemiyle ........ İş Mahkemesi’nin ....... E. sayılı dosyasında açılan dava sonucu mahkemece görevsizlik kararı verildiği, kararın temyizi üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin ilamı ile görevsizlik kararının düzeltilerek onandığı ve bu kararın 11.02.2016 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, aynı tarihte davacı tarafından verilen dilekçe ile dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesinin talep edildiği dosya içerisindeki belgelerin incelenmesinden anlaşıldığından, mahkemece, işin esasına girilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekeceği-
Kamu düzenine ilişkin yetki kuralını düzenleyen 5521 sayılı Kanunun 5. maddesinin, işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan alacak ve hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarına uygulanacağı, bu maddenin kapsamının, sadece İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1. maddesine göre açılacak davalarla sınırlı bulunduğu-
Bononun tefecilik neticesinde elde edilmiş olması nedeni ile hükümsüzlüğünün tespiti ve bono nedeniyle borçlu olunmadığına ilişkin davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görüleceği-
İcra müdürlüğünce alınan kararlara ilişkin, şikayeti incelemeye yetkili ve görevli icra mahkemesinin, icra takibinin yapıldığı yer icra dairesinin bağlı olduğu yer icra mahkemesi olduğu- İcra dairesinin yetkisizliğine ilişkin icra mahkemesi kararının kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde alacaklının yetkisiz icra dairesine başvurarak icra dosyasının yetkili icra dairesine gönderilmesini talep etmesi gerektiği aksi halde, takibi açılmamış sayılmasına yetkisiz icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince karar verileceği-