Mahkemece gerek kayyımlardan gerekse bilirkişi marifetiyle denetime elverişli rapor alınıp davacının gerçek durumu tesbit edilip raporlar arasındaki çelişkilerde giderilerek konkordatoya layık olup olmadığı değerlendirilmeli; malvarlığı ilk raporlarda belirlendiği üzere borçlarından önemli miktarda fazla ise tenzilat talebi değerlendirilerek İİK305/son maddesi de göz önünde bulundurulup bir karar verilmesi gerektiği-
Covid-19 pandemisinin yarattığı olumsuz etkinin konkordatonun tasdiki için bir neden olarak kabul edilemeyeceği- Komiser heyeti raporu ve kayyım raporu incelendiğinde "şirketin işlerine devam etmesi hâlinde borçlarının tamamını ödeyebilecekken, iflâsı hâlinde borçlarının %80’ini ödeyebileceğinin" öngörüldüğü ve talep eden şirketin maddi varlıklarının hemen paraya dönüştürülemeyeceği de dikkate alındığında, şirketin rayiç değer ve borçlarına göre borçlarını ödeyememe tehlikesi içerisinde olduğunun kabulü gerektiği- Satışlardan elde edilecek muhtemel gelirlerin, geçmişe dönük olarak tasdik şartlarının incelenmesinde dikkate alınamayacağı, alacaklıların çoğunluğu tarafından da kabul edilen konkordato projesinin tasdikine karar verilmesi gerektiği-"Konkordato talep eden şirketin borçlarını ödeyememe koşullarını taşımadığı, konkordato talep eden şirket yönünden tasdik şartlarının oluşmadığı" görüşünün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
Projede geçen ve alacaklılar tarafından toplantıda oylanarak, kabul edilen ‘adi alacaklıların anapara kısmı hariç, faiz ve diğer bütün fer’ilerinden feragat etmiş sayılmalarına’ durumunun bir tenzilat konkordatosu örneği olduğu, bu halde eşitlik ilkesine aykırı bir durumun söz konusu olmadığı-
Konkordatoda amacın, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen, mali durumu bozulmuş olan ve borçlarını ödeyip faaliyetlerini devam ettirmek isteyen dürüst borçluyu koruyarak mali durumunun iyileşmesini sağlamak ve alacaklıların, borçlunun muhtemel bir iflasına nazaran, daha fazla ölçüde alacaklarına kavuşma olanağı yaratmak olduğu; konkordato ile alacaklıların, alacaklarının bir kısmından vazgeçtikleri ve/veya borçluya, ödeme konusunda belirli bir vade tanıdıkları- Konkordatonun iflas ertelemenin aksine şirket kurtarma yolu olmadığı ve alacaklıların alacağına kavuşmasını amaçlayan bu kurum özünde borçlu şirketin faaliyetlerine devamını sağlamayı ve bu sayede borçların ödenmesini amaçladığı- Konkordatonun tasdik şartlarından birinin alacaklının eline olası bir iflasta geçecek bedelden daha fazlasının geçmesi olduğu ve bunun aslında konkordatonun amaçladığı sonuçlardan biri olduğu- Konkordato sürecinde, yargılama sırasında değişen sermaye artırımı, iş ortaklığı yapılması vs. gibi durumların da nazara alınması, değişen hususların projenin uygulanabilirliğine etkisinin tartışılması gerektirdiği-  Somut uyuşmazlıkta, hükümden sonra sunulan kayyım raporları uyarınca davacı şirketin, konkordato projesinde öngörülen ödeme planına uymaya muktedir olamadığı; durumda mahkemece şirketin güncel durumu ve borç ödeme kabiliyetini yitirmiş olduğu değerlendirilerek gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılıp iflas kararı verilecekse İİK. 292/son maddesi de nazara alınarak bir karar verilmesi gerektiği-
Kesin mühletin hitamından sonraki bir tarihe duruşma günü tayin edilmesi suretiyle, İİK’nın 304/2. maddesi kapsamında verilmiş olan 6 aylık uzatma yetkisinin zımnen kullanıldığının kabulünün gerektiği- Araya Covid tedbirlerinin girmesiyle birlikte nihai uzatma süresi sonunda kesin mühlet 02.01.2021 tarihinde sonra erdiği ve komiser gerekçeli raporunu 04.01.2021 tarihinde mahkemeye sunmuş olduğu, mahkeme yaklaşık 35 gün sonra konkordato hakkındaki kararını verdiği, bu sürenin mahkemece itirazların değerlendirilmesi amacıyla duruşma açılarak geçirilmiş olup makul kabul edilebilecek nitelikte olduğu- Yargılama sürecine etkisi bulunmayan, hiçbir kusuru olmayan talep edenin ve konkordatoya kabul oyu kullananların makul süre olarak kabul edilebilecek gecikme nedeniyle cezalandırılmalarının doğru görülmediği-
İcra ve İflas Kanunu’nun 292/son maddesi uyarınca konkordato talep eden şirket hakkında geçici mühlet kararının kaldırılması ile iflâs kararının verilmesinin gerektiği durumlarda konkordato talep eden borçlu şirketin duruşmaya davet edilerek dinlenmesi gerektiği-
Alacaklar arasında ayrım yaratacak şekilde, her bir adi alacaklı için farklı vadelerden başlayıp, farklı taksit sayısı ve miktarında ödeme seçeneklerini içeren proje hazırlanmak suretiyle konkordatoda temel ilke olan eşitlik ilkesine aykırı davranılmış olacağı-
Alacaklı tarafından konkordato projesine “Ret” oyu kullanılmışsa da, İİK. 304/1 uyarınca itiraz sebeplerini tasdik duruşmasından en az üç gün önce yazılı olarak bildirmediği ve tasdik duruşmasına katılmadığı anlaşılan alacaklının, İİK. 308/a uyarınca mahkemece verilen tasdik kararını istinaf hakkı bulunmadığı- "İİK 308/a'da belirtilen 'itiraz eden alacaklı' deyiminden sadece tasdik duruşmasından önce itirazlarını yazılı olarak bildirerek tasdik duruşmasına katılan alacakların kastedilmediği, alacaklılar toplantısında ya da yedi günlük iltihak süresi içinde 'Ret' oyu veren alacaklıların da kararı istinaf edebileceği, İİK 308/a'da, konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklının kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklıların ise, tasdik kararının ilânından itibaren istinaf yoluna başvurabileceğinin düzenlendiği, alacaklılar yönünden kanun yoluna başvuru süresi ilândan itibaren başladığına göre, itiraz eden alacaklının tasdik duruşmasına katılma şartının aranmadığı, bu nedenlerle alacaklılar toplantısında ya da iltihak süresi içinde olumsuz oy kullanarak iradesini belli eden alacaklının kanun yoluna başvuru hakkının kabulünün gerektiği" görüşünün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
Mahkemelerin çekişmeli alacaklara ilişkin değerlendirme yapamayacağı- Üçüncü kişi rehniyle teminat altına alınan alacakta alacaklı yanında rehin veren üçüncü kişilerin oy kullanamayacağı- Konkordatoda eşitlik ve kötü niyet ilkesi- Adi ortaklığı oluşturan ortakların ve temlik alan kişinin konkordato projesinde oy kullanamaması-
İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca geçici ve kesin mühlet kararları verilmesi ve konkordato projesinin tasdiki istemi- Konkordatoda, alacaklılar arasında mutlak eşitliğin sağlanması şart olmayıp, dengeli ve adil bir ödeme planı ortaya konulması, alacaklıların da buna göre tatmin edilmesinin sağlanmasının amaçlandığı- Kabul edenler ile kabul etmeyen alacaklılar arasında ayrım yaratacak şekilde proje hazırlamak suretiyle konkordatoda temel ilke olan eşitlik ilkesine aykırı davranılmasının yerinde olmadığı- Mahkemece, İİK 305/son uyarınca projeyi yetersiz bulan mahkemenin yapılacak değişiklik ile projenin eşitlik ilkesine uygun hale getirilmesini sağlayabileceğine ilişkin düzenleme de dikkate alınarak, re’sen revize proje tanzimi yoluna gidilip, tanzim edilecek yeni ve eşitlik kuralına uygun projenin oylamaya sunularak alacaklıların yasal çoğunluğuyla kabul edilmesi suretiyle gereğinin ifası gerekirken, mevcut projenin tasdiki ve HMK 297. maddesine aykırı şekilde infazı kabil olmayan hüküm kurulmasının hatalı olduğu-