Mahkemece, imza incelemesine yönelik alınan raporda senet altındaki imzanın borçluya ait olduğunun belirtildiği göz önüne alınarak söz konusu bono yönünden adı geçen borçlunun itiraz ve şikayetinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece öncelikle; yetki itirazının değerlendirilmesi, yetki itirazının yerinde görülmemesi halinde, borçlu vekilinin mazereti incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesinin duruşmada alacaklı asilin takibe konu senetlerden 30.000,00 TL bedelli bono altındaki imzanın borçluya ait olmadığını kabul ettiğinden bu bono yönünden imza itirazının kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
İmza itirazının ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 5 günlük yasal süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesinin gerekeceği-
İcra hukuk mahkemesinin, 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar vereceği, itirazın kabulü kararı ile takibin duracağı-
İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca, mahkemece borçlunun imzaya itirazının kabulü halinde takibin "durdurulması" yerine "iptaline" karar verilmesi ve hükümde borçlunun imzaya itirazı sonucu karar verildiği halde, inceleme konusu olmayan borca itiraza yer verilmesi isabetsiz ise de, anılan yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidildiği-
Mahkemece İİK'nun 170/b maddesinin yollamasıyla aynı Kanun'un 67/3 ve 170/3. maddeleri dikkate alınmadan borçlular aleyhine tazminata hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
İtiraza konu imzaların borçlunun eli ürünü olup olmadığı kesin olarak tespit edilemediği halde, alacaklı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
İmza itirazında, imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfetinin, takibe başlayarak imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya ait olduğu-
Basit yargılama usulüne tabi tasarrufun iptali davası ile yazılı yargılama usulüne tabi borçludan alacaklı olunduğuna dair (İİK. mad. 170/3) açılan davanın birleştirilerek görülmesinin isabetsiz olduğu- Borçlunun mirasçıları ile tasarrufta bulunan üçüncü kişi zorunlu dava arkadaşı olduğundan, sadece üçüncü kişinin davalı olarak gösterilmesinin isabetsiz olduğu, tasarrufun iptali davasına öldüğü anlaşılan borçlunun mirasçılarının dahil edilmesi gerektiği- Tasarrufun iptali davasınını dayanağı takiple ile ilgili bonodaki imzanın borçluya ait olmadığına karar verilmiş ve takip durmuş ise de, alacaklı tarafından alacaklı olduğunun ispatı için İİK. mad. 170/3'e dayalı olarak dava açıldığından bu davanın sonucunun bekletici mesele yapılması gerektiği-