“Takibin kesinleşmesinden sonra borcun zamanaşımına uğradığı, borcun itfa veya imhal edildiği itirazı” nın İİK. 71 uyarınca belli bir süre içinde ileri sürülmesi koşuluna bağlı olmadığı-
Kural olarak borçlunun itiraz hakkı kendisine ödeme emrinin tebliği ile doğarsa da, borçlunun, kendisine ödeme emrinin tebliğini beklemeden -alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesini taşıması halinde- icra mahkemesine yapacağı itirazın (ve şikayetin) icra mahkemesince «süreden ret» edilmeden inceleneceği—
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takiplerde, İİK. 170/III ve İİK. 68a/V uyarınca mazerete dayanmaksızın borçlunun «imza itirazı»na ait duruşmada hazır bulunmaması halinde -duruşma davetiyesinde açıkça belirtilmesi koşulu ile- başka bir husus araştırılmadan itirazın reddine» karar verileceği—
İcra mahkemesince itirazın «süre aşımı nedeniyle» reddine karar verilmesi halinde, borçlu aleyhine ayrıca icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği-
Borçlunun, itiraz süresinin 5. günü saat 16.50’de adliye veznesine başvurduğu, ancak, «veznenin kapalı olduğu»ndan bahisle, harcın ertesi günü yatırılacağının (alınacağının) belirlenmiş olması halinde, -fiili imkansızlık nedeniyle harcın süresinde yatırılamadığı dikkate alınarak- itirazın süresinde yapıldığının kabulü gerekeceği—
İİK. 170/IV uyarınca, alacaklının senedi takibe koymada «kötü niyetli» ya da «ağır kusurlu» olduğu kanıtlanmadıkça «imza itirazının kabulü» kararı ile birlikte, borçlu lehine -% 20- tazminata hükmedilemeyeceğinden, son ciranta tarafından, kendisine senedi ciro eden kişiden önceki lehtara karşı ya-pılan takiplerde, takipte bulunan ciranta (hâmil), senetteki ciro imzasının, senedi kendisine ciro eden kişiden önceki lehtara ait oup olmadığını bilebilecek durumda olmadığından «imza itirazının kabulüne» karar veren icra mahkemesinin ayrıca borçlu lehine -% 20- tazminata da hükmedemeyeceği—