Dosya içerisinde yer alan dava konusu taşınmazlara ait kadastro paftası, çaplı kroki ve bilirkişi raporları incelendiğinde, davacının maliki olduğu taşınmazın genel yola cephesinin bulunduğu anlaşıldığından, mahkemece, fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereği, davacı tarafından gerekli masraflar yapılmak suretiyle maliki olduğu taşınmazdan bu yola çıkılıp çıkılamayacağının mahallinde uzman bilirkişiler eşliğinde yeniden keşif yapılarak belirlenmesi ve daha sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, mahallinde uzman bilirkişiler eşliğinde yeniden keşif yapılarak, davacıya ait taşınmaz yönünden değerlendirme yapılarak geçit ihtiyacı içinde olduğunun tespiti halinde lehine geçit hakkı tesisi için alternatif güzergahlar belirlendikten sonra en uygun güzergah üzerinde davacının taşınmazı lehine geçit hakkı kurulmasına karar verilmesi gerekeceği-
Davacının geçit irtifakı bedelini kabul etmiş olmasının o güzergahtan geçit hakkı tanımak için tek başına yeterli olmadığı, uygun güzergah belirlenirken tüm geçit alternatiflerinde, yükümlü taşınmazın da en az zarar görecek olanının belirlenmesi gerekeceği-
Davacının paydaşı olduğu 428 parsel sayılı taşınmazın yüz ölçümünün 3.700 m2 olduğu, bu taşınmaz lehine geçit hakkı kurulmasına karar verilen geçit güzergahının toplam yüz ölçümünün ise 2.592,40 m2 olduğu görülmüş olup, bilirkişilerce belirlenen bu güzergahta davacının taşınmazı büyüklüğünde davalıların taşınmazları üzerinden geçit hakkı tesis edilmiş olmasının fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi ile bağdaşmadığı- O halde mahkemece, fedakarlığın denkleştrilmesi ilkesi gözetilerek davacıya ait taşınmazın ana yola ulaşabileceği tüm alternatifler incelenerek, olumlu ve olumsuz yönleri araştırılmak suretiyle saptanacak en uygun güzergahtan geçit hakkı kurulması gerektiği-
Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerektiği-
Aynı parselin iki ayrı geçit hakkı ile yükümlü tutulması sonucu taşınmazın ekonomik kullanım bütünlüğü bozulacağı, bu şekilde geçit hakkı kurulmasının, komşuluk hukuku ilkelerine ve taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibine ve en az zarar verecek yerden geçit hakkı kurulması ilkesine aykırı olduğu- Bu tür davalarda uygulanan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince öncelikle yüzölçümü daha büyük olan parseller üzerinden geçit kurulmasının tercih edilmesi gerektiği- Mahallinde yeniden keşif yapılarak başka parsellerden geçit alternatiflerinin araştırılması, dava dilekçesinde talep edilen yer dışında başkaca güzergahların tespiti halinde bu güzergahlardaki parsel maliklerinin davaya katılmalarının sağlanması, taşınmazın geçit hakkı kurulan kısmının değeri keşif tarihi itibari ile belirlenmesi, saptanan bu bedel depo ettirildikten sonra sonucuna göre bir hüküm kurulması gerektiği-
14. HD. 25.06.2018 T. E: 2015/18783, K: 4813-
Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteği-
Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması istemi- Kamu malı niteliğinde olan bir yerin, kişinin özel istifadesine terki olanaklı değildir. Kısaca belirtmek gerekirse, dere yatağı üzerinden geçit kurulamayacağı-
Geçit hakkı kurulması isteği- Geçit kurulurken ihtiyaç içinde olan taşınmaz kesintisiz olarak genel yola bağlanması gerektiği, buna uygulamada “kesintisizlik ilkesi” denildiği-