Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabileceğinden davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkının düşeceği-
Uyuşmazlık; davacı-karşı davalı vekili tarafından sunulan 15.02.2018 tarihli istinaf dilekçesi dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince verilen karşı boşanma davasının kabulü bakımından istinaf talebinin bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır..
Erkek eş tarafından kusur belirlemesi ve buna bağlı olarak kadın yararına hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden istinaf yoluna gidilmiş olsa da, tarafların boşanmalarına dair verilen hükmün “istinaf kapsamı dışında bırakılarak” kesinleştiği, dolayısıyla taraflar arasındaki evlilik birliğinin boşanma ile sona erdiği- Eşlerin evlilik birliği ve bu birlikten doğan sadakat yükümlülüklerinin boşanmaya ilişkin kararın kesinleşmesi ile sona erdiği- Sona eren evlilik hakkında boşanma davası açılması hukuki sonuç doğurmayacağından, erkek eş tarafından açılan zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının, eşlerin boşanma karar tarihine kadar gerçekleşen ve boşanmaya sebep olan olaylardaki kusurlu davranışlarının tespitini amaçlayan eldeki davaya kusur belirlemesi yönünden bir etkisinin bulunmayacağı-
Dava dışı kişinin, kadının evde olmadığı zamanlarda sitede bulunan müşterek konuta adına kayıtlı olduğu tespit edilen araçla gelmesi ve site güvenlik defterine kendini başka bir isimle olarak bildirmesi, mahrem sayılacak mesana patoloji raporunu erkekle paylaşması, erkekle mektuplaşmaları, beraber şarkı söyleyerek kayıt yapmaları ve bunu sosyal ağlar üzerinden paylaşmaları ve erkekle beraber erkeğin aile ziyaretinde çekilmiş fotoğrafları ve yine 07.12.2016-01.06.2017 tarihleri arasında erkekle arasında gece geç saatleri de kapsayan görüşme kayıtları, erkekle eşi arasında geçen yazışmaların tümünün zinaya delalet olduğu- Erkeğin zinası kanıtlanmış olup erkeğin bu eyleminin güven sarsıcı davranış kabul edilmesinin doğru olmadığı gerçekleşen bu durum karşısında kadının zina hukuksal sebebine dayalı boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Boşanma davalarının kendine özgü bu niteliğinin bir neticesi olarak ilk derece mahkemesince verilen boşanma hükmünün feri sonuçlarından birine yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine, istinaf başvuru dilekçesi kendisine tebliğ edilen karşı taraf daha önceden istinaf kanun yoluna başvurusu olup olmadığına bakılmaksızın ve karşı tarafın da istinaf sebepleri ile bağlı olmaksızın katılma yoluyla boşanma davasını bütün yönleriyle istinaf edebileceği-
Kadın tarafından nafaka ve tazminatların miktarı, erkek tarafından ise boşanma kararı verilmesi de dahil olmak üzere hükmün tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmasına karşın, bölge adliye mahkemesince davalı erkeğin boşanma hükmüne ilişkin istinaf istemi incelenmeksizin münhasıran boşanma hükmünün ferilerine yönelik inceleme yapılarak hüküm kurulduğu anlaşılmakla, erkeğin tüm istinaf istemleri yönünden inceleme yapılarak bir bir karar vermek üzere hükmün bozulmasının gerektiği-
Erkeğin başka bir kadınla zina eylemini gerçekleştirdiği anlaşılmış ise de, kadının evliliğine devam ederek zina eyleminden sonra eşi ile tatile çıktıkları ve aynı odada kaldıkları, bu nedenle zina eyleminin kadın tarafından affedildiği en azından hoşgörü ile karşılandığının kabulü gerektiğinden affedilen olaylarla ilgili erkeğe kusur atfı yapılamayacağı-
Davacı erkeğin kadının zina eylemini affettiği, affedilen eylemlerin boşanma gerekçesi yapılamayacağı ve davalı kadının, dava tarihinden sonraki dönemde erkek tarafından affa uğrayan zina eylemine konu başka bir erkekle olan birlikte yaşamına bir müddet daha devam ettiğinden kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Davacı kadının TMK 161, 162. maddelerine dayalı talepleri ile aile konutunun 1/2 hissesinin maddi tazminat olarak tarafına devri talebinin ilk derece mahkemesinin gerekçesinden farklı bir hukuki sebeple reddine karar verildiğine göre HMK 353/1-b-2 uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesinin zorunlu olduğu-