Maddi olgunun belirlenmesi yönünden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, kesinleşmiş bir ceza hükmü olmadığından, hukuk hakimini bağlamayacağının kabulü gerekeceği-
Taşınmazın bütün olarak kiralanıp, kısmi kullanma durumunun davalı kiralayan tarafından kabul edilmediği hususu karşısında, taşınmazın tamamına yönelik olarak kira tespiti yapılması, davacı kiracının bu yönde talebinin bulunmaması durumunda ise davanın reddine karar verilmesinin gerekeceği-
Davacının kendi kusurlu eylemleri ile yol açtığı için davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmuş olmasının hukuka aykırı olduğu-
Davacıların uğradığı zararın kapsamı belirlenip davalının sorumluluğuna karar verilmesinin gerekeceği-
Eksik ifa söz konusu olduğundan eksiklikler nedeniyle davacının 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde satıcının sorumluluğuna gidebileceği-
Konutu satın alan davacının, açık ayıp halinde, malı teslim aldığı tarihten itibaren otuz gün içerisinde satıcı veya malike ayıp ihbarında bulunur ise, bu durumda malı teslim aldığı tarihten itibaren beş yıl içerisinde 4077 sayılı Kanun’a dayanarak dava açabileceği-
Sözleşme henüz işletme aşamasına geçmediğinden ilerideki bir uyuşmazlığa yönelik olarak peşinen tespit isteminde bulunulamayacağı gibi bu konuda talepte bulunanın hukuki yararı yokluğu sebebiyle açılan davanın da dinlenemeyeceği-
Dava, ayıplı çıkan araç nedeni ile satım sözleşmesinin feshi, aracın iadesi ve satış bedelinin dava tarihinden itibaren faizi ile tahsili istemine ilişkin olan davada, dava konusu aracın davacının elinde bulunduğu sürece faiz istenemeyeceği-
Uzamış zamanaşımı süresi, olay tarihinden itibaren işlemeye başlar; ancak, zarar veya onun faili, uzamış zamanaşımı süresinin bitmesinden sonra öğrenilmiş ise, davanın, öğrenme tarihinden itibaren, 2918 Sayılı Kanunun 109.maddesindeki iki yıllık süre içerisinde açılmasının gerekeceği-
Kesinleşen idari yargı kararlarında davalıların yaptıkları harcırah ödemelerinin hukuka uygun olduğu ve bu nedenle de kamu zararının gerçekleşmediği belirlendiğine göre, eldeki davada ileri sürülen haksız fiil hukuki nedeninin yasal şartlarının oluştuğunun söylenemeyeceği-