Sanıkların şantaj suçundan cezalandırılmasına karar verilen fakat kesinleşmeyen ceza davasının sonucu, şantaj yoluyla alınan paranın geri alınması için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasının sonucunu etkileyeceğinden, ceza davasının sonucu beklenerek karar verileceği-
Vekilin görevini yerine getirmemesi neticesinde doğan zararın tazmini talebine ilişkin davada, davalı avukatın ihmali ile müvekkili davacının uğradığı zarar arasında uygun nedensellik bağı bulunup bulunmadığının saptanması açısından, dava açılmadığı ileri sürülen taşınmazlar ile ilgili davalar açılmış olsaydı elde edilecek menfaatin tespit edilmesi gerekeceği-
Davaya konu kooperatif hissesi ile Turkcell şirketindeki hisse senedi devrinin, mülga 818 s. BK. 184 kapsamında taşınır mal satışı olduğu; davacının, kooperatif hissesi ile Turkcell şirketindeki hisse senedinin davalıya devri karşılığında satış bedelini peşin olarak aldığının kabulü gerektiği (BK. 182/2 ), bu kanuni karinenin aksini iddia edenin, yani satışın peşin olarak değil de, veresiye olduğu yönündeki iddianın davacı tarafından isbatının gerektiği, isbat yükünün, satış bedelini peşin ödediğini savunan davalı tarafta değil, davacı tarafta olduğu, davacı, kanuni karinenin aksine sözleşme veya bir âdet bulunduğunu iddia ve ispat etmediğinden, mahkemece, hatalı değerlendirme ile ispat yükü ters çevrilerek, davanın kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Noterin, suça iştiraki bulunmaksızın çalışanları üzerinde gözetim ve denetim görevini gereği gibi yerine getirmemesi eyleminin ayrıca suç olarak düzenlendiği, davalı noter hakkında mülga 818 sayılı BK'nun 60. maddesinde düzenlemesini bulan ceza zamanaşımı süresinin uygulanacağı-
Davacı şirketin dava dışı üçüncü kişiden kiralayarak yediemin açık otoparkını işlettiği, başka bir yerde bulunan yediemin araçlarını, davalı şirketin fabrikasına komşu ve bitişik olan kiraladığı yere getirdiği, davalı şirketin fabrikasının bacasından çıkan kimyasal maddeler nedeniyle, davacının işletmekte olduğu otoparkta bulunan araçların hasar gördüğünün sabit olup,uyuşmazlığın, meydana gelen zararda davacının da kusurunun (müterafık kusur) bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı,mahkemece, fabrika binası olan yerde açık otopark işletilmesinin, hasarın meydana gelmesinde davacı açısından müterafik kusur oluşturup oluşturmayacağının araştırılarak karar verilmesi gerekeceği-
Ödenmeyen limited şirket müdürlük ücretinin tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin davada, ‘müdür olarak tayin edilmiş bulunan davacının davaya konu ücret alacağına ilişkin aylarda fiilen davalı şirkette çalışıp çalışmadığı, yaptığı bir hizmetin olup olmadığı, söz konusu dönemde müdürlük görevini yerine getirip getirmediği hususları araştırılarak sonucuna göre kararlaştırılan ücrete hak kazanıp kazanmadığı tespit edilerek karar verilmesi gerekeceği- İlk derece yargılaması aşamasında ileri sürülmeyen hususların temyiz incelemesi aşamasında ileri sürülmesinin mümkün olmadığı, bu durumda, davacının muvafakat etmediği bir hususun temyiz aşamasında da olsa ileri sürülemeyeceği ve dikkate alınamayacağı-
Taraflar arasında düzenlenen sözlü sözleşme ile kira parasının euro olarak belirlendiğinden, davacının kira bedelini yabancı para olarak belirlenmesini talep etmesinde bir usulsüzlük olmadığı-
Davacı ile davalı belediye arasında ‘bedel karşılığı arsa tahsis sözleşmesi’nin yapıldığı ve davacı tarafın edimini yerine getirdiği, söz konusu sözleşmenin başlangıçta geçerli olarak kurulmasına rağmen daha sonra davalı belediye tarafından taşınmazın bulunduğu alanda imar değişikliği yapılarak sözleşmenin ifasını kendi kusurlu eylemi ile imkansız hale getirdiği anlaşıldığından, sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği tarihteki davacının gerçek ve güncel müspet zararına hükmedilmesi gerektiği-
Ormandan ağaç kesme nedeniyle açılan maddi tazminat istemine ilişkin davada, uyuşmazlığın, davalının dava konusu edilen eylemleri nedeniyle aleyhinde açılan ceza davasının kesinleşmesinin beklenmesi gerekip gerekmediği noktasında toplandığı, davalının ormandan açma yaptığı sabit olduğu, ceza mahkemesi kararının kesinleşmesinin beklenmesi gerekeceği-
Trafik kazası sonucu ölen yayanın mirasçılarının manevi tazminat istemine ilişkin davada, kaza anında ışıklı ikaz lambasının hangi tarafa yeşil yandığının belirlenmesinin kusuru belirleyecek olan en temel etken olduğu, hukuk hakimi, ceza mahkemesinin kusur belirlemesi ile bağlı değil ise de maddi olgularla bağlı olduğundan ve hukuk mahkemesine göre ispat araçları bakımından ceza hakiminin daha elverişli bir konumda olması nedeniyle ceza mahkemesince verilen hükmün kesinleşmesinin beklenmesi gerekeceği ve sonucuna göre hukuk davasında karar verileceği-