3. kişi bankanın, haciz yazısına karşı “mevduat üzerinde rehin ve hapis hakkının olduğunu” ileri sürmesinin istihkak iddiası niteliğinde olduğu, haczedilen şey (hesaptaki para) 3. kişi banka nezdinde bulunduğundan istihkak iddiasıyla ilgili olarak İİK’nun 99. maddesindeki prosedürün uygulanmasının gerekeceği-
İİK.’nun 99. maddesi gereğince alacaklıya süre vermek ya da aynı kanunun 97. maddesindeki prosedürü uygulamak yetki ve görevinin asıl icra dairesine ait olduğu-
Haczin, borçluya ödeme emrinin de tebliğ edildiği ticaret sicili adresinde yapılmış olması halinde icra müdürlüğünce İİK.’nun 99. maddesinin değil, 96 ve 97. maddelerinin uygulanması gerekeceği-
Basit yargılama usulüne tabi (İİK. mad. 97/11) istihkak davalarında tarafların uyarılı davetiye ile duruşma gününden haberdar edilerek öncelikle taraf teşkilinin sağlanması, kendilerine davayı takip etme ve delillerini sunma imkânının verilmesi ve davaya ilişkin son diyeceklerini bildirme olanağının da tanınması (HMK. mad. 321) gerektiği, dava değerinin hacizli malın değeri ile alacak miktarından hangisi az ise ona göre belirleneceği, yargılama usulü farklı olduğu için istihkak davası ile birlikte ileri sürülen aşkın haciz ve kıymet takdiri ile ilgili şikayet başvurularının asıl davadan ayrılarak yargılamaya devam edilmesi gerektiği-
İcra dairesince, haciz kararı verildiği tarihte haciz işlemi tamamlanmış olacağından 3. kişi bankanın haciz yazısına karşı mevduat üzerinde rehin ve hapis hakkının olduğunu ileri sürmesinin istihkak iddiası niteliğinde olduğu; icra müdürlüğünce İİK.nun 99. maddesi prosedürü izlenmeden, hacizli paranın bankadan istenmesinin yasaya aykırı olması nedeniyle muhtıranın iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının açtığı istihkak davasında, haczedilen mal üzerinde istihkak iddia eden 3. kişinin davalı olarak gösterilmesi gerekeceği, sadece borçluyu hasım göstererek dava açılması halinde, mahkemenin 3. kişinin davaya dahil edilmesi için davacıya kesin mehil vererek hasım eksikliğini gidermesi gerekeceği-
Haciz tutanağında “işlemin İİK.’nun 96 ve 97. maddelerine göre yapıldığı”nın belirtilmiş olması halinde icra müdürlüğünün bu işlemini ancak şikayet yoluyla icra mahkemesince kaldırılmasının sağlanabileceği, icra müdürlüğünce dosyanın tekrar re’sen ele alınarak önceki işleme aykırı bir karar verilemeyeceği-
İcra müdürünün hatalı işlemi sonucu alacaklının dava açmak zorunda bırakılması halinde üçüncü kişi dava açmamış ise alacaklının açtığı davayı takip etmekte hukuki yararı bulunmadığı, ancak görülecek davada ispat külfetinin davalı 3.kişiye ait olacağı- Davacı alacaklı lehine  % 40 tazminata kararı verebilmek için, istihkak davası üzerine alacaklının alacağını tahsile olanak vermeyecek şekilde takibin  talikine (ertelenmesine) karar verilmesi ve yargılama sonunda alacaklının davasının kabulüne  karar verilmesi koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerektiği-
Alacaklının açacağı istihkak davasında istihkak iddiasında bulunan 3. kişinin hasım olarak gösterilmesinin zorunlu olduğu, 3. kişinin başlangıçta davalı olarak gösterilmemiş olması sonradan tamamlanabilecek bir hata olduğundan ve 3. kişinin bilahare davaya katılmasını temini suretiyle taraf teşkilinin sağlanması mümkün olduğundan yargılamaya devam edilerek taraf delillerinin toplanması yerine 'sıfat yokluğu' gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olacağı-