Davacı tarafça sunulan ıslah dilekçesinin, davalıya tebliğ edilmemesi ile HMK 177/2 nci maddesine aykırı davranıldığı, davalının hukuki dinlenilme ve savunma hakkının ihlal edildiği, şu durumda; davacı vekili tarafından sunulan ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliği ile davalının hukuki dinlenilme hakkının kullanılmasına olanak verilmesi gerekeceği, bu yön gözetilmeden, ıslah dilekçesi ile istenilen kısmı da kapsar şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Gerçek kişinin ölümüyle medeni haklardan yararlanma ehliyeti ve buna bağlı olarak da taraf ehliyetinin sona ereceğinin belirtildiği- Dava tarihinden önce ölüm nedeniyle şahsiyeti son bulan kişi taraf ehliyetini yitireceğinden aleyhine dava açılamayacağı-
Davalının ıslah dilekçesine karşı beyan süresi dolmadan karar verilmesinin davalı tarafın hukuki dinlenilme hakkını ihlal ettiği-
Davalının katılmadığı ve mazereti hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği halde daha önce aldırılan rapora itirazları kabul edilip yeniden rapor alınması yoluna gidildiği ancak aldırılan son raporun davalıya tebliğ edilmeden yokluğunda karar verildiğinin anlaşıldığı, 6100 sayılı Kanun'un 280 inci maddesi gereğince verilen bilirkişi raporunun birer örneğinin taraflara tebliğ edilmesi gerekeceği, 6100 sayılı Kanun'un 27 nci maddesi gereğince davanın tarafları kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına da sahip olduğundan, mahkemece anılan usul hükümleri gözardı edilerek karar verilmiş olmasının doğru olmadığı- Davacının talebi davalı tarafın "502" ibaresini 2004/30072 no.lu marka için 1 ve 17. sınıf emtialarda kullanmasının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespiti, önlenmesi, tecavüzlü ürünlere el konulması ve tecavüzün giderilmesi ile ilgili olup, İlk Derece Mahkemesince 2004/30072 no.lu marka için 1. ve 10. sınıflar açısından karar verilmiş olmasının talep aşımı niteliğinde olduğu, 6100 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesi gereğince, hakimin, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceğinden mahkemece talep aşımı niteliğinde karar verilmiş olmasının bozmayı gerektirdiği-
Tasarrufun iptali istemine ilişkin olan davada, harcın dava değeri tasarrufa konu taşınmazın tasarruf tarihindeki değeri ile takip çıkışı alacak miktarından hangisi düşük ise düşük olan tutardan ibaret olduğu- Mahkemece davacı yandan başvuru harcı ve nisbi peşin harç alınmadan davanın bitirilmesinin doğru olmadığı- Davacının yargı harçlarını ödeme yükümü altında olduğu anlaşıldığına göre, eksik peşin nispi karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça eldeki davaya devam etme olanağı bulunmadığı- Aksi halin kabulünde, harç kaybı yanında, istinaf ve temyiz sınırlarına göre tarafların kanun yoluna başvuru hakkının elinden alınmasına neden olacağından hukuki dinlenilme hakkının ihlali sonucunu doğuracağı-
Davacı vekilinin, mahkemeye hitaben sunmuş olduğu dilekçeyle, ............... tarihinde yapılacak olan celseye aynı gün başka illerde de duruşmasının olması sebebiyle katılamayacağını bildirerek mesleki mazeretinin kabulüyle duruşmasının başka bir güne ertelenmesini talep etmesi üzerine, mahkemece .................. tarihli celsede verilen ara kararla, davacı vekilinin mazeretinin kabulüne karar verildiği halde davacı yanın adil yargılanma ve hukuki dinlenilme haklarını ihlal eder şekilde duruşma ertelenmeksizin dosyanın karara çıkarılmasının doğru olmadığı-
Basit yargılama usulüne tabi davaların kısa sürede tamamlanmasını sağlamak amacıyla birtakım farklı düzenlemelere yer verilmiş olması, Kanun'da yer alan diğer düzenlemelerin göz ardı edilebileceği anlamına gelmeyeceği- Somut uyuşmazlık bakımından henüz dilekçelerin sunulması aşaması tamamlanmadan ve tahkikata esas ilk duruşma (ön inceleme duruşması) yapılmadan tahkikat aşamasına geçilerek dosyanın bilirkişiye verilmesinin, adil yargılanma hakkı ile hukuki dinlenilme hakkı kapsamındaki savunma ve ispat hakkının ihlali olduğu- Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmasına rağmen, İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında davalının davaya cevap vermediğinin yazılmış olmasının da usule aykırı olup gerekçeli karar hakkının ihlali mahiyetinde olduğu-
Tasarrufun iptali istemine ilişkin olan davada, harcın dava değeri tasarrufa konu taşınmazın tasarruf tarihindeki değeri ile takip çıkışı alacak miktarından hangisi düşük ise düşük olan tutardan ibaret olduğu- Mahkemece davacı yandan başvuru harcı ve nisbi peşin harç alınmadan davanın bitirilmesinin doğru olmadığı- Davacının yargı harçlarını ödeme yükümü altında olduğu anlaşıldığına göre, eksik peşin nispi karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça eldeki davaya devam etme olanağı bulunmadığı- Aksi halin kabulünde, harç kaybı yanında, istinaf ve temyiz sınırlarına göre tarafların kanun yoluna başvuru hakkının elinden alınmasına neden olacağından hukuki dinlenilme hakkının ihlali sonucunu doğuracağı-