İştirak nafakasının kaldırılması ve boşanma protokolünün çocuğun eğitim ve sağlık masraflarının baba tarafından karşılanacağı ile ilgili maddesinin iptaline ilişkin taleplerin her birinin ayrı ayrı harca tabi olduğu-
İştirak nafakasının kaldırılması ve boşanma protokolünün "çocuğun eğitim ve sağlık masraflarının baba tarafından karşılanacağı" ile ilgili maddesinin iptali isteklerin her birinin ayrı ayrı harca tabi olduğu-
Dava şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderleri için dikkate alınması, tanık dinlenmesi, bilirkişi raporu alınması ve keşif gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin ise gider avansı içinde değerlendirilmemesi gerektiği- Tanık deliline dayanılması sebebiyle istenilecek giderin delil avansı olduğu, bu masrafların gider avansı olarak kabul edilerek davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Söz konusu alacak davasında, davalı Bakanlığa bağlı İzmir Buca Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Harçlar Kanununa göre harçtan muaf olduğu halde mahkemece davalı kurumun harçtan sorumlu tutulmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektireceği-
Her ne kadar davacının eksik olan harcı yatırmadığı gerekçesi ile önce dosyanın işlemden kaldırılması ve bilahare davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de davacı vekilinin kesin süre içinde harcı yatırdığı ve makbuzu ibraz ettiği belirlenmekle davaya devam edilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Fon bankalarının her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğu-
Dava, nispi harca tabi olmakla birlikte hüküm usuli nihai karara ilişkin olduğundan davacının ancak maktu karar ve ilam harcı ödemekle mükellef olduğu-
Şikayetçinin gider avansı yatırmaksızın icra mahkemesine başvurduğu, gider avansının tamamlanması için şikayetçiye bir ihtarat yapılıp kesin süre verilmediği, HMK'nun 115/2. maddesine göre gider avansı eksikliği tamamlanabilecek dava şartı eksikliklerinden olup mahkemece şikayetçiye gider avansı eksikliğinin giderilmesi için kesin süre verilmeden davanın usulden reddedilmesinin isabetsiz olduğu-
Davalı tarafından davacının taşınmazına yapılan el atmanın açıkça saptanması, fen bilirkişi raporunda el atılan kısımların ayrıntılı olarak gösterilmesi, ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak zemin değerinin hesaplanması, davacıya el atmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirme tazminatı istekleri yönünden ayrı ayrı dava değerini bildirmesi için süre verilmesi, bildirilen dava değeri üzerinden varsa eksik kalan peşin harcın alınması ve bilirkişi raporu ile saptanan dava değeri üzerinden harç alınmak suretiyle hüküm kurulması gerektiği-
492 sayılı Harçlar Kanunu, harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun (temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın) mahkemece kendiliğinden gözetileceğini düzenlediğinden ve buyurucu nitelikteki 32. maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını öngördüğünden, mahkemece sadece ecrimisil bedeli esas alınmak suretiyle karar ve ilam harcı alınmasının, el atmanın önlenmesi yönünden nisbi harç alınmaksızın davanın ikamesi ve yürütülmesinin yasal olarak olanaklı olmadığı, bu durumda öncelikle keşifte hazır bulunan bilirkişilerden ek rapor alınmak suretiyle taşınmazlarda el atılan kısımların değerinin tespitinin sağlanması, bu değer üzerinden nispi peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekeceği-