Takip konusu ilamdaki asıl alacak, karşılıklı edimleri içermekte olup, alacaklının (ilamda davacı) takibi başlatabilmesi ve takibe devam edebilmesi için kendi edimini yerine getirmesi gerekeceği, alacaklı tarafından, edimin yerine getirildiğine dair İİK'nın 33. maddesi anlamında bir belge sunulmadığı gibi, ilama konu 56 adet trafonun iadesi yönünde icra müdürlüğüne yapılmış bir başvurunun da bulunmadığı, bu durumda alacaklının, ilamda kendisine yüklenen edimi yerine getirmeden takip başlatmasının, asıl alacağın fer’isi niteliğindeki alacaklarını talep etmesinin mümkün olmadığı- Aynı ilamda hüküm altına alınan alacak kalemleri için tek ve aynı dosya ile ilamlı icra takibinde bulunulması, ilamın bir bütün olmasına rağmen yasal ve geçerli bir neden olmaksızın alacak kalemlerinin ayrılmaması gerektiği gibi, yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin esas hükmün fer’isi niteliğinde olduğundan kural olarak hükmün bölünmezliği ilkesi nedeniyle bütün olarak icrası talep edilebilecek olup hükümdeki koşula bağlı asıl alacaktan ayrı, fer’i nitelikteki alacakların takibe konu edilmesi mümkün olmadığı anlaşılmakla Bölge Adliye Mahkemesi tarafından borçlunun bu yöndeki şikayetinin kabulü ile takibin iptali yerine yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı-
Eda hükmü içermeyen tespite ilişkin ilamların icra takibine konu edilemeyeceği- Davalı şirketin genel kurul kararlarının iptaline ve yönetim kurulu başkanına ödenen ücretin artırılmasına ve prim ödenmesine ilişkin ilamda likit bir miktarın ödenmesi yönünde eda hükmü oluşturulmadığından, ilamın kesinleşmesi halinde yargılama giderleri ve vekalet ücreti kalemlerin istenebilmesi dışında icra yolu ile infazının mümkün olmadığı-
Takibe dayanak ilamda boşanma davası açılması sebebi ile tedbir nafakasına hükmedildiği anlaşıldığından, bu ilama dayanılarak boşanma kararının kesinleşmesine kadar tedbir nafakası talep edilebileceği-
Borçlu hakkında verilmiş yabancı mahkemesi kesinleşmiş iflas kararı, Türkiye’de tanınmasına dair yerel mahkeme ilamının bölge adliye mahkemesi kararı ile ortadan kaldırıldığından henüz verilmiş bir tanıma kararının bulunmaması nedeniyle yabancı mahkeme kararı ile verilen iflas kararının Türkiye’de hüküm ifade etmeyeceği-
6100 sayılı HMK. nın 373. maddesindeki usulün dayanağının tarafların Anayasal hukuki dinlenilme hakkının sağlanması olduğu- İlk Derece Mahkemesince, bozma kararı taraflara tebliğ edilmeden, duruşma açılmadan, bozmaya uyulup, uyulmama konusunda taraflara söz hakkı tanınmadan, bu yolda bir ara kararı oluşturulmadan, dosya üzerinden bozma kararı doğrultusunda karar verilerek tarafların hukuki dinlenilme hakkının ihlaline yol açılması hatalı olup, kararın tekrar bozulması gerekeceği-
Bölge Adliye Mahkemesince, işleyecek faiz oranına itiraz hakkında, inceleme ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, sözü edilen istem incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
İcra müdürlüğünce yapılacak işin ilamın konusu olan baz istasyonunun taşınmazdan kaldırılmasını sağlayıp ilamı infaz etmek olduğu, şikayet üzerine mahkemece yapılan keşif sonucunda baz istasyonunun takipten önce taşınmazdan kaldırıldığı tespit edilmiş ise de, taşınmazda alacaklılar dışında başka bir firmanın faaliyet gösterdiği, alacaklılara ilam gereklerinin takipten önce yerine getirildiğine ilişkin bildirimde bulunulduğunun iddia edilmediği, bunun yanı sıra tahsili istenen ecrimisil ve vekalet ücreti alacağının da takip başlatıldıktan ve icra emri tebliğ edildikten sonra takip dosyasına ödendiği anlaşıldığından, alacaklılar tarafından takip başlatılmasında usul ve yasaya aykırılığın bulunmadığı-
Hükümde "USD alacağın TL’ye çevrildiğine" ilişkin herhangi bir ibarenin olmadığı, icra mahkemesinin hükmü yorumlayamayacağı-
Her ne kadar Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre ilama dayalı olarak ilamsız takip yapılmaz ise de, somut olayda alacaklı tarafından esasen ilama dayanılmadığı, .................. Asliye Hukuk Mahkemesine şufa bedeli olarak yatırılan teminat mektuplarının faizinin talep edildiği, kaldı ki alacaklı tarafından daha önce aynı ilama dayalı olarak başlatılan ilamlı icra takibinin ..................... İcra Hukuk Mahkemesinin ..................... sayılı kararı ile takip dayanağı ilamda eda hükmü bulunmadığı nedenle ilamlı takip yapılamayacağından bahisle iptaline karar verildiği, şikayete konu icra takibinde ilamın icrası istenmeyip mahkeme dosyasına sunulan teminat mektubunun faizinin talep edildiği ve bunun ilamsız takip yoluyla yapılmasının herhangi bir usul ve yasaya aykırılık teşkil etmeyeceği-
Her ne kadar Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre ilama dayalı olarak ilamsız takip yapılmaz ise de, somut olayda alacaklı tarafından esasen ilama dayanılmadığı, teminat dışı kalan bakiyenin ve işlemiş faizinin talep edildiği, kaldı ki alacaklı tarafından daha önce aynı ilama dayalı olarak başlatılan ilamlı icra takibinin .......... İcra Hukuk Mahkemesinin .............. sayılı kararı ile takip dayanağı ilamda eda hükmü bulunmadığı nedenle ilamlı takip yapılamayacağından bahisle iptaline karar verildiği, şikayete konu icra takibinde ilamın icrası istenmeyip teminat dışı bakiyenin talep edildiği ve bunun ilamsız takip yoluyla yapılmasının herhangi bir usul ve yasaya aykırılık teşkil etmeyeceği anlaşıldığından, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-